Diyarbakır kalesinden notlar-52
O kadar çok sorun, ihbar, şikâyet var ki, bunları düz bir yazıda izah etmenin imkânı yok.
Mutlaka yazmak gerekiyor.
O zaman, kale notlarına devam dedim, halkı önceledim.
Halk yoksa devlet yok, halk yoksa sistem yok, düzen yok, intizam yok.
Bütün bunlara rağmen, halka rağmen, düzen, sistem, intizam bozuk, hem de halkın yetki verdiği iktidar erki ve onun yetki verdiği alt kademelerde. Böyle olunca da halk, şikâyet ediyor, ulaştığı bütün mekanizmalara şikâyetlerini dile getiriyor.
İşte bunlardan biri;
Diyarbakır Selahaddin Eyyubi Devlet hastanesiyle ilgili.
İŞKUR üzerinden işçi statüsünde atanan 4 d kadrosunda çalışanların Mayıs ayına ait fazla çalışma süreleri gece mesaileri ödenmemiş. Bütün hastanelerde ödenmesine rağmen, sadece Selahaddin Eyyubi’de ödenmemiş. Her ayın 14’ünde ödenmesi gereken paralar Mayıs-Haziran ayında yatmadı, Temmuz’un 14’üne de az kaldı.
Hastanenin bütçesi yok deniliyor da, diğer hastaneler nasıl yatırdı?
*
Halk otobüsleri meselesi Diyarbakır gündemindeki yerini koruyor. Özellikle ücretsiz yolculuk yapanlara yönelik son derece nezaketsiz tavır var. 65 yaş ücretsiz kart taşıyanlara yönelik hakarete varan cümleler kuran şoförlerin kabadayı tavrının tek sorumlusu, onlara bu imkânı verenlerdir. Kimler?
Kayyımlar.
Büyük otobüsü ikiye ayırdılar, tek plakayı ikiye çıkarıp, minibüslerin üzerine halk otobüsü yazdırdılar.
Onlar, şimdi de halkı bu otobüs dedikleri minibüslere bindirmiyor.
Belediye yönetiminin şikâyetleri dikkate alarak, bu işe hemen el atması lazım.
6 TL’lik zam oranına ‘evet’ denildiyse, halka hakarete de ‘Yok’ denilmeli!
Ayıptır, ayıp!
*
Diyarbakır Bağlarda polisin kimlik kontrolü sırasında bir gence yönelik kontrolsüz davranışları çok yadırgandı. Görüntülere yoğun tepki geldi.
Bize de görüntüleri mahalle sakinleri gönderdi.
Yurttaş, hakkını nasıl savunması gerektiğini biliyor.
Görüntülerdeki polislerin sakal meselesine de kafam takıldı.
Böyle olunca da vatandaşın kafası karışıyor, doğal olarak kimlik isteyenden kimlik istiyor.
O zamanda, istenmeyen bu tür görüntüler ortaya çıkıyor, toplumsal rahatsızlık veriyor.
*
Dün bir Avukat aradı, kaza geçiren sıva ustası müvekkilinin durumundan söz etti. Emsal ücret araştırması için ilgili kurumlardan mahkeme tespit istemiş. DTSO komisyonun verdiği kararın eksik olduğundan sitem etti avukat. 2023 yılının asgari ücreti üzerinden yapılan tespit hem eksik hem de yanlış bir tespit. Anlattı Avukat, dinledim. Kendi kendime dedim ki; ‘Tespit komisyonunda iş insanları var ise, kendileri için de emsal olur düşüncesiyle düşük tespitte bulunmuşlardır’.
Başka izahı da yok.
Ama adil ve adaletli olmak da insanlara vakfedilmiş bir görev!
*
Bismil Belediyesi kaldırım işgali konusunda uyarıda bulunmuş.
Diyarbakır içinde bekliyoruz, ciddi şikâyetler var.
Kaldırımlar, hatta cadde kenarları dahi yürünecek gibi değil.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.