Tartışma yaşanmayan bir ilişkinin çok sağlıklı olduğu söylenemez. İki bağımsız bireyin birebir aynı düşünmesiyle gerçekleşecek bu durum çok da mümkün değildir. Tartışma ve kavga etmenin ayırımını doğru yaptığınız takdirde sağlıklı çözümlere gitmeniz kolaylaşacaktır.

Temelinde sevginin yattığı, empati yapabilen çiftler her problemin üstesinden gelebilir.

İnsanlar fikirlerini karşı tarafa dile getirdikçe anlaşıldıklarını hissederler. Kendini açtıkça anlaşılmayı beklerler. Ancak bu iletişim biçiminde zaman zaman hatalar olabilir, sıklıkla insanlar birbirini yanlış anlayabilir. Bu durumlarda genellikle insanlar tartışırlar ancak yine uzlaşamazlar. Yanlış bir biçimde tartışmak problemleri çözmek yerine yeni problemlerin doğmasına neden olacaktır. Bu yüzden doğru bir üslup kullanmayı öğrenmek gerekir.

Doğru üslubu kullanabilmek için şunlara dikkat etmeliyiz:

Partneriniz sizin rakibiniz ya da düşmanınız değildir. Sizler birbirinizin tarafısınız. Tartışma anında, tekrar yüzyüze bakacağınızı unutmadan küfür, hakaret, alay ve aşağılayıcı sözler, kişiliğe yönelik saldırılardan kaçının.

İlişkide gördüğünüz olumlu ve olumsuz yanları belirtmekten kaçınarak, sorunları görmezden gelmeyin. Küçük sorunlar birike birike, bardak taştığında çözüm çok daha zor olacaktır.

Tartışma yeri ve zamanı önemlidir. Topluluk önünde, aile büyüklerinin yanında ya da uygunsuz bir zamanda tartışmaktan kaçının. Sakin kafa ile başbaşa kaldığınız bir zamana tartışmanızı ertelemeniz en doğrusudur.

Eşinize savunma olanağı ve konuşma fırsatı vermeden, doğrudan suçlayarak saldırıya geçmeyin. Tartışmanın amacı ego tatmini, karşınızdakine haddini bildirmek değil, ilişkideki sorunu çözmektir.

Eski defterlerin açılması en sık yapılan tartışma hatalarındandır. Bu durum tartışmayı alevlendirdiği gibi çözümsüzlük de yaratacaktır.

Partnerinize düşüncenizi kabul ettirmek için sesinizi yükseltip bağırmayın. Tartışmanın tonu ve dozu yükseldiğinde susup bekleyerek soluklanın, rasyonel düşünme fırsatını kendinize ve eşinize tanıyın.

Uzlaşma için her zaman açık bir kapı bırakın.

Hatalarınız olabileceğini kabul edin. Herkesin kendine göre haklılık payı olabileceğini dikkate alın.

Tartışma sonrası küsmek, farklı yataklarda yatmak olumsuz eylemlerdir. Sağlıklı bir tartışmada yeri yoktur.

Eşinizle olan tartışmalarınızda onu kimseyle karşılaştırıp, kıyaslamayın, başkalarını örnek göstermeyin. Bu durum, bireyi savunmaya çeken ve etkin dinlemeyi baltalayan en önemli etkenlerdendir.

Tartışmalarınıza anne babanızı ya da çocukları dâhil edip, onları taraf tutmaya, hakem rolü üstlenmeye zorlamayın.

Özür dilemeyi bilin, espri ve mizahı yeri gelince bolca kullanın.

En basit şeyler büyük sorun ve tartışmalara yol açıyorsa, tartışmaktan yoruldunuz, tartışmaya üşeniyor, “haklısın” deyip kabuğunuza çekiliyorsanız, birbirinizin zaaf ve eksikliklerini silah olarak kullanıyor, ilk fırsatta belden aşağı vuruyorsanız, “Ayrılsak nasıl olur?” sorusu aklınızın bir köşesinde yer etti ya da aranızda rahatça dillendiriyorsanız, yalan ve şiddet hayatınızın olağan bir parçası haline geldiyse ilişki veya evliliğinizi ciddi anlamda sorgulamalı, sağlıklı bir şekilde devam edebilmek için profesyonel destek almalısınız, çift ve evlilik terapileri size yardımcı olacaktır.