Sanatın cinsiyeti
Sanatın cinsiyeti olur mu? Cinsiyet kadın erkek kavramların ötesinde bize neleri sunuyor? Sanatta başarılı isimlerin çoğunluğu gerçekten erkekler mi?
Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Evrensel olarak kabul gören bu günde öncelikle; ÖzgecanAslan , EmineBulut , ŞuleÇet , CerenDamar, PınarGültekin ve diğer kadınlarımız buradayız, yaşadığımız sürece ses olmaya devam edeceğiz. Böyle bir günde yazıma sizleri anarak başlamak istedim. Yıllık veri raporlarına göre 2022 yılında, 334 kadın cinayeti, 245 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Bu rakamları 2023 yılında “0” olarak görmek istiyorum.
Saklı Bahçe adlı eserim. Paradoksal bir anlatım biçimi ile bir kadın gözünü resmettim. Adından da anlaşılacağı üzere; dünyada saklı tutulan, görülmek istenmeyen kadınların, kadınlarımızın isteklerini, yaşadıkları hislerin armonisi eşliğinde eserime yansıttım.
*
Cinsiyet denilence akla dişi ve erkeği ayırt ettiren özellik olarak bilmekteyiz. Lakin Dünya’da ve yaşadığımız ideolojiye bakıldığında bu kadar basit bir tanım olarak hayatlarımızda var olmamaktadır. Kadın ve erkek eşitsizliğinden, kadına şiddete kadar uzanan bir cinsiyet ayrımcılığı söz konusudur. Bu cinsiyet ayrımcılığın getirdiği bir takım unsurlar sonucu yazımı Sanatın Cinsiyeti olarak kaleme almak istedim.
*
Dünya var olduğunda bu yana kadınların yapabileceği meslek veya kadın gücü bunu gerektirir gibi türlü sebeplerle yaklaşılmış kalıplar mevcuttur. Sanat güzellik, naiflik , duygusallık gibi betimler yapılıp kadına atfedilse de işin gerçeğine bakıldığında erkekler yine ön plandadır. Maalesef toplum baskısı, insani dayanışma gerektiren durumlarda ikinci planda tutulan kadınlarımız başarı kategorisinde adını altın harflerle yazdıramamaktadır. Bunun en güzel örneği Ressam Margaret Keane’dir. Yaptığı eserler yıllarca eşi tarafından Walter Keane’nin imzası ile pazarlanmıştır. Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Margaret 1970 yılında eserleri kendisi yaptığını açıklamış ve mahkeme kararıyla onaylanmıştır. Bu örnek ile beraber aslında en yakının bile desteğini göremeyen bir kadının hikayesini aktarmak istedim. Sanatta bunlar gibi birçok örnek mevcuttur. Gerek sunulan olanak, verilen taviz, bakış açısı ile sadece bir mesleği icra etmek değil kadın olmanın bir dezavantajmış gibi davranıldığına şahit oluyoruz.
*
Bir günlük kutlanan klişenin çok uzaklarda kaldığı nefretin, şiddetin yerini sevgi ve eşitliğin aldığı farklılıklarımız ile utanç değil gurur duyduğumuz nice bilim kadını, kahramanı, sanatçısı, esnafın yetiştiği günlerde buluşmak dileğiyle.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.