Seçimler gittikçe yaklaşıyor. Duyarlılık artıyor. İnsanlar ekonomik bunalımları aşmak, rahata ermek mücadelesi veriyor.

Buna karşılık toplumsal yapıda büyük bir yılgınlık, korkunç bir boş vermişlik var. Herkes kendini rüzgara bırakmış, akıntı nereye götürürse oraya gidecek hale bırakmış.

Tüm Türkiye’de yaşanan bu boşluk burada da kendini gösteriyor. Kayyum yönetimindeki belediyeler belki çarpıcı bazı hizmetlerde bulunuyor, ama diğer yandan asıl yapılması gereken birçok hizmeti yapamıyor, görmüyor veya umursamıyor.

Mesela Diyarbakır lunapark civarı ve yeni stada giden yolun halini, kirliliğini biliyor musunuz? Yol pislikten ve bakımsızlıktan berbat halde. Tüm oturaklar kırılmış, kenardaki ağaçlar kurumuş, çöplük içinde resmen.

Şehrin en elit mensuplarının oturduğu bir caddede durum buysa gerisini siz düşünün artık. Ara sokaklarda taşları sökülmüş kaldırımlar, kırık , çukur yollar, esnaflar tarafından işgal edilmiş kaldırımlar, yeşil alanlar ve daha nice sorun.

Bilmiyorum belediye yetkilileri parkların kıraathaneler, kafeler, esnaflar tarafından işgal edilmesini, yeşil alanların kahvehane olarak yapılaşmasını nasıl görmez?

Mesela özel bir hastanenin önündeki halka açık parkın küçük bir çay ocağı iken şimdi neredeyse parkın tamamının yapılarla donatılması, işgal edilmesi nasıl fark edilmez?

Bu durum şehrin birçok yerinde yaşanıyor. Yollar, kaldırımlar, parklar ve kamuya açık birçok yer bakımsızlık ve işgal ediliyor ve kimse müdahale etmiyor. Şehrimizin geleceği için gerçekten üzüntü verici bir durum.

Bir de stad civarında yine yıllardır park olarak etrafı çevrilmiş bir yer var. Park tabelası ve afişlerle donatılmış, bu park neden bitirilemiyor? Civardaki herkes bunu merak ediyor. Mahalle sakinleri bu parkın alt yapısı hazırlandığı halde neden yapılamadığını, neden yapımına başlanmadığını merak ediyor.

Nitekim, seçimler yaklaştıkça bunlar daha çok göze batıyor. Daha iyi hizmet için çalışılmalıdır.