Diyarbakır; Çok dilli, çok kültürlü kent
Hamas sözcüsünün afişi, Şeyh Said tartışmaları ve afişlerinin ardından bir de ciğer tartışması sardı her bir yanımızı. Sarsın sarmasına da, Diyarbakır, bu kısır tartışmaların içine mahkûm edilmesin diyorum.
Ciğer mi, kitap mı?
Elbette ki kitaptır Diyarbakır’ı en iyi ifade eden.
Eğitimdir, kültürdür.
Olmasın demiyoruz, elbette ki ciğer de olacak, ancak, tek başına Diyarbakır’ı tanıtan bir unsur olarak değil. 12 bin yıllık tarihi, kültürü, geleneği ile Mezopotamya kültürünün odağında duran, bölgenin tamamına beşiklik etmiş bir kent olarak anılırken, ‘kutsanırken’, içi boşaltılmış gelip-geçici lezzetler tadında anılmanın kabul görmemesi gerektiğinin altını çizmek isterim.
Yani demek istediğim, belirli kesimlerin bilinç mahkûmiyetine ‘teslim’ olmak gibi bir durum.
Tarih, kültür, surlar, taşlar, medeniyetlere ev sahipliği gibi çok önemli ve kutsal değerlerle hemhal bir durum var iken, dünyanın gelip geçici lezzetleri (Ciğer, karpuz, kadayıf) gibi lezzetlere sıkışmış mahkûmiyetleri öne çıkarmak tarih bilincine, hafızasına ihanettir, derim.
Çok dilli, çok kültürlü olmanın gurunu her zaman yaşayan bir kent oldu Diyarbakır. Ermeni, Süryani, Keldani, Kürd, Türk, Türkmen kültürüne beşiklik etmiş bir Mezopotamya kenti olmanın gururunu, sırlarını surlarıyla fısıldaşan hem kadim hem de ketum bir kenttir Diyarbakır.
Kültür kentidir, deyip işin içinden çıkmak, topu, Mezopotamya kitap fuarına atmak isterim.
‘ÇOK DİLLİ, ÇOK KÜLTÜRLÜ Fuar’ sloganı hâkimiyetinde muhabbet olsun.
İşte, tanıtım ve varlık nedenlerimizi içinde barındıran bu slogan, fuarın stantlarına da yansıdı. Yayınevlerinin stantlarında çocuk, genç, öğrenci, kadın, erkek, yaşlı, Ateist, komünist, sosyalist, İslamcı, Kürt, Türk, Arap, Süryani, Ermeni, Keldani; kentin dokusunun test ettiği, bütün kesimler vardı.
Yani, ÇOK DİLLİ, ÇOK KÜLTÜRLÜ fuar örneğinden kentin gerçek kimliğine vurgu yapmak istiyorum.
Fuarın onur konuğu, yazar Murathan Mungandı.
Büyük ilgi vardı, 4 saatte bin 500 kitap imzaladı.
Kürt siyaset dünyasının yakından bildiği Kemal Burkay ve İsmail Beşikçi hocanın varlığı ayrıca fuar alanına sıcaklık verdi.
Çok önemli bir veri; açılış saat 15.00’te yapıldı. Fuar alanı 20.00’de kapandı. İlk gün için ziyaretçi sayısı 45 bin olarak gerçekleşti. Bir başka tespit ise, bölgedeki illerden yoğun ziyaretçi akınının olduğu yönünde, çevre iller Diyarbakır kitap fuarına endeksli.
Bir sonraki yıl, daha verimli, yoğun ziyaretçili olması açısından, kent merkezinde yürüyüş yolunda bir alanda kitap fuarının olmasının yararlı olacağı yönündeki eski bir kanaatimizin gerçekleşmesini konuştuk DTSO Başkanı Mehmet Kaya ile. Bu alan Sümerpark alanıdır ki, sadece kitap fuarları için kullanılabilir. Kent merkezinde olması da ayrıca çok ciddi bir avantaj, kayyumlardan sonra kullanılabilir.
Ciğer mi, kitap mı?
Eğitim şart!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.