Halkın iradesinin yansıdığı yer TBMM’dir.

Yurttaşın, milletin, canının, malının, namusunun emanet merkezidir Meclis.

O nedenle; bugünkü oturum, parlamento için, o çatı altında görev yapan milletvekilleri için ciddi bir sınav olarak tarih yaprakları arasında yerini alacaktır. Can Atalay’ın vekilliği Anayasa mahkemesinin son kararı okutulduktan sonra saniyeler içinde iade edilebilir.

Toplumsal beklenti de bu yöndedir.

Hatay halkı, toplumun büyük bir kesimi seçimle gelmiş bir Milletvekilinin elinden alınmış haklarının iade edilmesi yönünde hemfikirdir. Kaldı ki, Can Atalay, mazbatasını almış, meclis komisyonuna seçilmiş bir Milletvekilidir. Milletvekili seçildiği zaman tutukluydu, hüküm giymemişti, anayasa mahkemesinin kararlarına rağmen hüküm kesinleştirildi. Anayasa mahkemesinin ısrarlı kararlarına rağmen hala cezaevinde tutuluyor olması Türkiye’nin demokrasisine, geleceğine büyük bir darbedir, ayıptır.

Bu ayıbı ortadan kaldırmak parlamentonun sorumluluğudur, görevidir. İktidar, muhalefet, fark etmez, sorumluluk 600 milletvekilinindir. Seçimle gelenlerin, seçimle gelmiş kişilerin hakkını elinden alamaz. Demokrasilerde böyle bir tutum kabul edilemez.

Türkiye’de Milletvekilliğini sona erdirme iştahlısı olanlar var. Ötekileştirme, ayrıştırma, ‘Benden olmayana hayat hakkı yok’ anlayışının parlamento çatısı altında benimsenmiş olması son derece manidardır.

Bir Milletvekilinin seçilmesi, hakkında fezleke hazırlanması, vekilliğinin düşürülmesi ile ilgili süreçler kanunla düzenlenmiştir. Genelliklede ‘yüz kızartıcı’ bir suç yok ise, yargılanma süreçleri vekillik süresinin bitiminden sonra başlar. Bütün bunların üzerinde Anayasa mahkemesinin kararları var ki, tartışılmaz, uygulanır. Hele ki, Can Atalay gibi sadece düşünce suçundan dolayı yargılama süreci başlatılabilecek biri için gelinen nokta bu olmamalıydı.

Her şeye rağmen; Tekrar ediyorum, 16 Ağustos 2024 tarihi Türkiye için, demokrasi adına çok önemli bir gündür. Aynı zamanda bir sınav günüdür. Demokrasi sınavı zaten böyle günlerde verilir.

Bu sınavın denetleyicisi halktır.

Halk parlamentoyu, parlamentoda halkı besler mantığı ile meseleye baktığımızda, denetleme mekanizması göz ardı edilmemelidir. Türkiye sandık demokrasisini en iyi uygulayan ülkelerden biridir. Sandıktan çıkmış Milletvekilinin, vekillik hakkının yine sandıktan çıkan başka Milletvekilleri tarafından elinden alınmış olması çok ağırdır.

Parlamento bugün o çirkin ağırlığı üzerinden atabilir.

Anayasa mahkemesinin kararı okunur, oturuma katılan bütün Milletvekilleri el kaldırır, bu ayıpta düzeltilir, diye temenni ediyorum.