VİDEO - Narin Güran davasında uzman bilirkişi raporu yarın mahkemeye sunulacak

Ardıl BATMAZ

TİGRİS HABER - Narin Güran davasında Adli Bilirkişi Tuncay Beşikçi tarafından hazırlanan uzman mütalaası, yarın Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi’ne sunulacak. Beşikçi tarafından hazırlanan mütalaada, dosyada yer alan bilirkişi raporları, olay yeri incelemeleri, adli tıp değerlendirmeleri ve kamera kayıtları detaylı şekilde incelendi.

51 sayfalık uzman mütalaasında, daraltılmış baz raporun ancak olay anında yapılabileceği, bu şekilde yapılsa dahi yer tespitlerinin ancak 500 metre ile 2 km arası hata payıyla tespit edilebileceği belirtildi. Narin Güran'ın kaybolduğu tarihten 8-9 gün sonra ve farklı bir cihazla yapılan sinyal ölçümlerinin doğru ve tutarlı olmasının teknik olarak mümkün olmayacağı ileri sürülen mütalaada, şu ifadelere yer verildi:

"Sonuç olarak sinyal seviyesi verisinin çok hassas ve değişken olduğu, çok sayıda dış etkenden değişebileceği, kapsama alanı içerisinde farklı noktalardan aynı veya aynı noktadan farklı sinyal seviye tespitleri yapılabileceği, sinyal seviyelerine ait verinin geçmişe yönelik olarak baz istasyonlarında veya GSM operatörlerce saklanmadığı, sinyal seviye verisinin HTS ve GPRS kayıtlarında da saklanmadığı, ayrıca bilirkişi heyetinin bu ölçümleri yaptıkları tarihlerde bölgede sinyal seviyesini etkileyecek fazladan yüzlerce cep telefonu ve 2 geçici mobil baz istasyonu bulunduğu, sinyal seviyesi ölçülerek yer tespiti yapılamayacağının kesin ve net olarak anlaşıldığı, raporlarda belirtilen “ikametinden çıktığı”, “İkametinin yakınında bulunduğu”, “ikametine geldiği”, “evin içinde bulunduğu” benzeri yer tespitlerinin teknik olarak yapılabilmesinin mümkün olmadığının kesin ve net olarak anlaşıldığı, “daraltılmış baz” veya “dar alan baz” olarak adlandırılan yönteme veya benzer bir yönteme açık kaynaklarda, akademik çalışmalarda ve uluslararası mahkeme dava dosyalarında rastlanmadığı, bilirkişi raporlarının yetkinlikleri son derece şüpheli bilirkişilerce, teknik olarak var olamayacak ve hayatın doğal akışına aykırı şekilde bilimsellikten uzak amatör ve özensizce hazırlandığı, bu nedenlerden “hukuki delil” olarak nitelendirilemeyeceği ve Yargıtay içtihatlarına göre hükme esas alınamayacağı anlaşılmıştır."

"Mahkemece kabul edilmiş olan senaryo tamamen çöktü"

Uzman mütalaasını değerlendiren Enes Güran'ın avukatlarından Mustafa Demir ise şöyle konuştu:

"Teknik bir rapor aldırmak amacıyla, Türkiye’nin sayılı bilirkişilerinden Tuncay Beşikçi ile ve başka uzmanlarla görüştük. Tuncay Bey, bizimle çalışmayı ve bu konuda bir rapor hazırlamayı kabul etti. Bu süreçte, cep telefonlarının imaj kayıtlarını da incelemek istedi. Biz de cep telefonlarının imaj kayıtlarını kendisine teslim ettik. Ayrıca, Tuncay Bey'in uzmanlık alanına giren başka konular da vardı. Özellikle Ulusal Kriminal Büro tarafından hazırlanmış görüntü analiz raporları hakkında da değerlendirme yapmasını istedik. Tuncay Bey, öncelikle daraltılmış baz raporuna ilişkin dünyadaki tüm akademik çalışmaları ve bilimsel raporları inceledi. Ayrıca, benzer konularda daha önce hazırlanmış bilirkişi raporlarını ve Yargıtay’ın bu raporlara dayalı kararlarını değerlendirdi. Bu incelemeler sonucunda, sunulan raporun hatalı olduğunu, gerçekleşmemiş bir olayın varmış gibi gösterilmeye çalışıldığını net bir şekilde ortaya koydu. Özellikle cep telefonlarının imaj kayıtlarından elde edilen veriler çok kıymetliydi. Çünkü muhtemel cinayet saati olan 15.00 - 16:00 Aralığında, sanık Nevzat Bahtiyar'ın cinayetle doğrudan ilişkilendirdiği Salim Güran’ın cep telefonunun o saatlerde aktif olarak kullanıldığı görüldü. Telefon üzerinden sürekli işlem yapılmış, parmak hareketleriyle uygulamalara girilmiş, mobil bankacılık uygulamasına yüz tanımlama sistemiyle girilmiş. Bu da telefonun Salim Güran’ın elinde olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

‘Tahliye talebinde bulunacağız’

Ayrıca altın fiyatlarına bakıldığı, hesaplamalar yapıldığı, haber sitelerine girildiği gibi birçok işlem detaylı olarak raporlandı. Bu bulgular, mahkemece kabul edilmiş olan senaryonun tamamen çökmesi anlamına gelmektedir. Bu teknik raporu pazartesi günü Bölge Adliye Mahkemesi’ne sunarak tahliye talebinde bulunacağız. Ayrıca, sanık Nevzat Bahtiyar’ın da telefon hareketliliği incelendiğinde, 15.07’de bir işlem yaptığı, hemen ardından saat 15:07:55’te Salim Güran’ı aradığı, ancak bu arama kaydını sildiği anlaşılmıştır. Bu kayıt HTS verilerinde ve Salim’in telefonunda hâlâ görünmektedir. Bu aramadan sonra saat 16.49’a kadar hiçbir hareketlilik bulunmamaktadır. Bu zaman aralığında Narin Güran’a kıydığını düşünüyoruz."