Baz istasyonları ve halk sağlığı
Son bir aydır hemen, hemen Diyarbakır’ın her bölgesinden, yani her ilçesinden ‘Baz istasyonlarına tepki’ler geliyor gazetemize.
GSM şirketleri dur durak, yer mekân dinlemiyor. Park, bahçe, dinlenme mekânları, site, apartman arası, nerede boşluk varsa dalıyorlar.
Belediyelerden de izinler alınanca GSM şirketleri açısından bir sıkıntı kalmıyor, dalıyorlar belirlenen alanlara. Park, bahçe, çocuk parkı, yaşlıların yürüyüş yolu hiç fark etmiyor, onlar işlerine bakıyorlar.
Belediyeleri de memnun etmişler ya.
Özellikle de Kayapınar ve Bağlar ilçelerinden geliyor tepki.
Çocuk parkının ortasına dikeceklermiş baz istasyonunu. Doğal olarak vatandaş tepki koyuyor. Çocuklarının ve kendilerinin sağlığı tehlikede olduğu gerekçesiyle koyulan tepkilerin neden dikkate alınmadığı konusunu galiba geniş, geniş tartışmak gerekiyor.
Halk sağlığı mı?
Baz istasyonu mu?
Belediyelerin bu konuda daha dikkatli olması gerekiyor. Yer tespiti yapılırken, vatandaşın can damarına basacak, sağlığını hiçe sayacak alanların dışında alanların belirlenmesi gerekiyor.
GSM şirketlerinin iletişimi yaygınlaştırmak, daha iyi hizmet vermek amacıyla çalışmalar yapmasına bir itirazımız yok, ancak, bunu yaparken de daha dikkatli olması ve vatandaşın sesine kulak vermesi şart.
Belediyelerin yapılan itirazlara karşılık, ‘Ben izin verdim, yasaldır’ diyerek işi kestirip atması da doğru bir davranış değil, bilesiniz.
Her kes kendi devrinden sorumludur.
İyi işler yapan iyi, kötü işler yapanlar kötü anılacaktır.
Doğru olan, vatandaşın sesine kulak vermektir.
Kayyumlu belediyelerden önce de GSM şirketlerine kent merkezlerinde, kavşaklarda baz istasyonları kurma izni verilmişti, bunlara da itiraz etmiştik. İtirazların bazıları dikkate alındı, maalesef, tamamında başarılı olunamadı. Kentin yeni yerleşim merkezleri bu istasyonların istilasına maruz kaldı.
Kent büyüyor, ihtiyaçlar artıyor, teknolojiye ihtiyaç var. Bunların tamamını anlıyoruz, ancak, ihtiyaçlar da vahşice kullanılmamalı. ‘Yok, biz vahşice kullanacağız’ diye ısrar da ediliyorsa, vahşi kapitalizmin karşısında duracak gücün de halk olduğunu hatırlatalım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.