Deprem sonrası notlar-3
Çocukları enkaz altında kalan Kahramanmaraş’ta bir anne geciken enkaz kaldırma çalışmalarına isyan ediyor, şöyle haykırıyordu; “Ben, o çocukları yoksullukla var ettim, yazık değil mi”?
Bu ses ve ona benzer sesler yüreğimizi uzun süre sızlatacak.
Onların yürekleri bizden daha fazla daha uzun sızlayacak.
Asrın felaketinde yıkılan binaların tamamından olmasa da büyük kısmının yapımından dolayı yüreği sızlaması gerekenlerin olduğunu da unutmayacağız, hep hatırlayıp, sürekli hatırlatacağız. Onların geleceğimizi karartmamaları için bu alanlardan uzak tutulmasını elbirliği ile sağlayacağız.
GERİDE KALANI NASIL KORUYACAĞIZ?
NE YAPMALI?
Tam da ‘Ne yapmalı?’ sorusunun cevabını arayacağımız sürecin içindeyiz. Bundan sonraki süreçte ülkeyi rantçı, ehliyetsiz, liyakatsiz, hırsız müteahhitlerin ellerine mi bırakacağız, yoksa topyekûn ‘Milli felaket’e karşı ‘Milli Tedbir’ler alarak mı yola devam edeceğiz…
Buna karar vermek gerekiyor.
Çevre Şehircilikten, Belediyelere, oradan da müteahhitlere kadar uzanan güzergâhta geleceği garantiye alacak kararlar verme zamanı. Deprem yönetmenliğine uygun olan ve ayakta kalan binalarla, hemen yanı başında yerle bir olmuş binaları aynı karede değerlendirdiğimizde meselenin ‘Kader’in de ötesinde bir mesele olduğunu görüyoruz.
Arsa yeri, zemininden itibaren kontrol altına alınması gereken yaşam alanlarında yapılacak konutların hem genel hem de yerel birimlerde oluşturulacak ekiplerle, yeni bir imar anlayışı ile konut politikası uygulanmalıdır.
*
Uzmanlar deprem bölgelerinde bundan sonra yapılması gerekenler konusunda uyarıyor.
Bu uyarılardan biri de, depremden kısmen etkilenen yerleşim birimlerinde binaların süratle kontrol edilerek, ‘Girilir ya da girilmez’ raporlarının verilmesi yönünde.
Bu aşama psikolojik eşik olarak değerlendiriliyor.
İnsanlar parklarda, bahçelerde, sokakta evlerine bakarak yaşamlarını daha fazla sürdüremez.
Depremden kısmen etkilenen yurttaşların yemek ve barınma ihtiyacı giderildikten sonra psikolojik desteğe ihtiyacı olduğu belirtiliyor. Bu aşamaların süratle tamamlanması gerekiyor.
Yemek aşaması geçildi, barınma eşiği aşılmalı, sonrası ise psikolojik destek aşaması.
Bu bilgiler önemli, o nedenle paylaşıyorum.
Diyarbakır’da Belediye, çevre şehircilik müdürlüğünün süratle konutlara ‘girilir ya da girilmez’ çalışmalarını tamamlaması bu nedenle çok önemli.
*
Diyarbakır’ın hemen hemen her bölgesinden ihbar alıyoruz. Özellikle zincir marketler konusunda gelen ihbarların konusu ‘Kolon kesme’ oldu. Hatta bu nedenle binalarını terk ederek sokakta yaşayanlar var. Yetkilileri bu konuda bir kez daha uyarıyoruz; Zincir marketleri, restaurant ve lokantaların bulunduğu bina altlarının süratle ve ciddiyetle gözden geçirilmesi gerekiyor.
Bazıları utanmadan çatlayan sıva ve duvarları müşteriler görmesin diye geceden sıvayıp boyamışlar. Bu mesele ayıp örtme meselesi değil ki, can pazarı can…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.