Toplumsal sinir uçlarımız!
Siyasetle birlikte ekonomideki sıkıntılar toplumu kıskacı altına aldığında, toplumdaki gerilimin tavan yapacağı sınırların nasıl olacağını tespit etmek bazen mümkün olamayabilir.
Zor ve sıkıntılı zamanlardan geçiyoruz.
Hem ekonomide hem de siyasette Türkiye’nin tıkanma noktasına ulaştığı konusunu konuşmak, tartışmak, eleştirmek gerekiyor. Ülkeyi, milleti, yurttaşı düşünen bir kesim bunu yapıyor, anlatıyor ve uyarıyor. Ancak televizyon ekranlarının daimi temsilcilerinin koro halinde yaratmaya çalıştığı ‘Pembe tablo’ karşısında gerçekçi tablonun topluma yansıması mümkün olmuyor.
Yazılı ve görsel medyadaki gerçek aktörler bilinçli bir şekilde devre dışı bırakıldı, onların yerleri ‘kiralık kafalar’ la dolduruldu. Ben bunlara, ‘beyni ile ağzı arasına ağ örmüşler’ diyorum. Bunların topluma sunduğu yol güzergâhının bizi refaha ulaştırma şansının olmadığını çok net biliyoruz, görüyoruz. Toplumun tepkisinin dozunu da görüyoruz.
Gece TV seyreden dost, arkadaşların sabah karşılaştığımızda gösterdiği tepkiye hemen, hemen hepimiz tanık oluyoruz. Ben de sık rastlıyorum, ‘Falan kişiyi akşam seyrettin mi? Yani acımasam televizyona, tutup sokağa fırlatacaktım’ ya da ‘yüz yüze olsak adamı tekme tokat dövebilirdim’ gibi tavan yapmış tepki örnekleriyle karşılaşıyoruz.
Bu tepkileri gösterenlere hak vermemek mümkün değil, aynı tepkileri ben de gösteriyorum, siz de gösteriyorsunuz.
Dedim ya; hem siyaseten hem de ekonomik anlamda içinden çıkılmaz bir ruh halinin dışa vurumudur, aynı zamanda toplumsal sinir uçlarımızı zedelenmesine neden oluyor.
Bu durum genel anlamda yönetenlerin hesabına gelen bir durum olarak yansısa da, toplumsal raflardaki varlık süreleri son kullanma tarihleriyle sınırlıdır. Yandaş, yağcı takımının da varlık süresi bu son kullanma tarihine endekslidir. Onlarda bunu bildiği için finale yaklaştıkça beklenmedik hareketler yapıyor, büyük yanlışlıklara imza atıyorlar.
Ben, umutsuz değilim.
Umut her zaman geleceği inşa eder.
O nedenle; halkın umuduyla, sabrıyla ortaklaşmak, toplumsal geleceği doğru temelde inşa eder. Aynı zamanda zedelenen toplumsal sinir uçlarımız da derin yara almadan iyileşir.
Naci Sapan
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.