Yapılan seçimler ve elde edilen sonuçlar özellikle muhalefet partilerini ve onlara oy verenleri memnun etmedi. Doğal olarak parti tabanlarından ve parti içlerinden yoğun bir eleştiri furyası gelişti. Eleştiriler ağırlıklı olarak hem parti yapısında hem de politikalarında bir değişimi, dönüşümü ve yenilenmeyi talep etme doğrultusunda gelişti. Yani toplumsal muhalefet sadece kendisine yol gösteren değil aynı zamanda kendisini de dinleyen, eleştiri ve taleplerine kayıtsız kalmayan siyasetçi ve partiler istiyor.

Seçim sonrası ortaya çıkan gelişmeler ve tabandan gelen eleştiriler bir değişimi ve dönüşümü dile getiriyor. Partiler kendilerini yeni döneme daha güçlü ve sağlıklı hazırlamak istiyorlarsa tabandan gelen bu talepleri dikkate almak zorundadırlar. Yoksa arada aylar kalan yerel seçimlerde istemedikleri sonuçlarla karşılaşmaları kaçınılmaz olacaktır.

Partilerin kendilerini, politikalarını yeniden gözden geçirme süreçlerinde tabandan yoğunca gelen eleştiri ve önerileri dikkate almazlarsa ve talepler pratikte karşılıklarını bulamazlarsa, seçmenlerin kızgınlık ve kızgınlıkları sonucu küserek sandığa gitmeme riski hiç de küçümsenecek gibi görülmüyor.

Muhalefet partileri seçimlerde neden istedikleri sonuçları elde edemiyor. Bunun nedenleri üzerine kendilerini sadece dar parti ilişkileri üzerinden değil tabanın da eleştiri ve önerilerini de dikkate alarak sağlıklı bir değişim ve dönüşümü yaşamaları kaçınılmaz görülmektedir.

Bu arada sosyal medya organlarında tek yanlı olarak politikacıları kötü gösterme ve asılsız yaklaşım ve değerlendirmelerinden etkilenmeden halk ve demokrasi adına yararlı olan adımları cesaretle atmaları gerekiyor. Çünkü bir yıldan daha az bir zaman sonra yerel seçimler olacaktır. Bundan başarılı olarak çıkmaları için muhalefet partileri kendilerine kazandırmayan politikalarını ilişki ve ittifaklarını yeniden gözden geçirmeleri gerekiyor. Özellikle CHP’de bu değişim rüzgârı biraz sancılı geçecekmiş gibi görünüyor. Kılıçdaroğlu’nun gemiyi güvenli limana taşıma yaklaşımının nasıl gerçekleşeceği önümüzdeki siyaset gündemlerinin en merak edilen konusu olacaktır.

Zaman hızla akıyor. Gündemler hızla değişiyor. Gündemlerin hızına ayak uydurmak için partiler de; medyanın linç akımına da kapılmadan değişim ve dönüşümlerini hızla yapmalılar.