Bundan tam 31 yıl önce, 2 Temmuz 1993 günü Sivas’ta gerçekleşen korkunç katliamın yarası kanamaya devam ediyor. Tarihe, “Sivas Madımak Olayı” olarak geçen katliamda, Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında Sivas’a gelen Hasret Gültekin, Metin Altıok, Nesimi Çimen, Muhlis Akarsu, Asım Bezirci gibi çoğunluğu Alevi 33 sanatçı, yazar, aydın yakılarak katledildi, Aziz Nesin’in de aralarında bulunduğu 51 kişi de ağır yaralı olarak kurtuldu. Olayda 2 otel çalışanı da hayatını kaybetti. 33 canın, 33 güzel insanın göz göre göre yakılarak katledildiği olaya ilişkin açılan dava, 2014 yılında zaman aşımı gerekçesiyle tümden kapatıldı. Olayda hayatını kaybedenlerin avukatları tarafından yapılan itiraza cevap veren mahkeme heyeti, suçu işleyen kişiler sivil oldukları gerekçesiyle davanın zaman aşımı kapsamı dışında tutulamayacağına hükmederek dosyayı tümden kapattı…

*

Sivas Madımak Katliamı, savaş generalleri tarafından 30 Aralık 1992 tarihinde MGK’de gündeme getirilerek hükümetin önüne konulan “93 Topyekün Savaş Konsepti” kapsamında yaşanmış bir olaydır. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal buna direnmiş olsa da özel savaş birimlerinin karanlık faaliyetlerini durduramaya gücü yetmemiştir, dolayısıyla büyük provokasyonların önüne geçememiştir. Nihayetinde kendisi de 17 Nisan 1993 günü beklenmedik bir anda şaibeli bir şekilde hayatını kaybetmiş, MHP’nin dışardan desteklediği DYP-SHP’nin kurduğu koalisyon hükümetinin başbakanı Süleyman Demirel cumhurbaşkanı, Tansu Çiller başbakan, hükümetin küçük ortağı SHP’nin lideri Erdal İnönü başbakan yardımcısı, Mehmet Gazi de içişleri bakanı olmuştu. Katliamdan yaklaşık bir hafta önce 25 Haziran 1993 günü kurulan hükümetin ortağı ve başbakan yardımcısı SHP’nin lideri Erdal İnönü, Sivas Madımak Katliamı’na gerektiği kadar müdahale etmediği gerekçesiyle sert eleştirilere muhatap olunca, “Yetkim yok” demek zorunda kalmıştı. Eleştirilere daha fazla dayanamayan İnönü, olaydan yaklaşık bir buçuk ay sonra, 12 Eylül günü gerçekleşen SHP Kongresinde genel başkan seçilen Murat Karayalçın’a görevini devrederek başbakan yardımcılığından istifa etti. Onun yerine geçen 93 Topyekün Savaş Konsepti’nin karanlık prensi Murat Karayalçın’la devam eden süreç, ardı sıra gelen katliamlarla devam etti…

*

Olayın yaşandığı dönemde Özgür Gündem gazetesinde çalışıyordum. Kültür Sanat Servisi’nde çalışan Cemile Çakır adlı gazeteci arkadaşımız Sivas’taydı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin organize ettiği Pir Sultan Abdal Şenlikleri’ni takip ediyordu. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Gurbettelli Ersöz, gazetenin Yazı İşleri Müdürü ise Gültan Kışanak’tı. Olay duyulur duyulmaz gazetemize yönelik baskıları konu alan manşet, “İşte demokrasinin ölçütü!..” değiştirilmiş, yerine “Devlet gözetiminde katliam: 40 ölü” manşeti atılmıştı. Katliam manşetini atan tek gazete, Gurbettelli ile Gültan’nın başında olduğu Özgür Gündem gazetesi oldu…

*

Faşist 12 Eylül darbesinden önce Alevi, Kürt ve sol muhalefete karşı gerçekleşen Sivas, Maraş, Çorum katliamlarının devamı, hatta en ağırı olarak tarihe geçen Sivas Madımak Katliamı, öyle anlatıldığı gibi üç beş gerici güruhun kışkırtmasıyla başlamış bir olay değildir, bizzat devlet katında organize edilmiş, talimatlandırılmış 93 Topyekün Savaş Konsepti’ni dönemin hükümetine dayatan, bir sonraki MGK’da ise Tansu Çiller ile Murat Karayalçın’ın birlikte yürüttüğü hükümete kabul ettirecek olan karanlık güçler tarafından gerçekleştirilmiş bir katliamdır. Mahkeme heyetinin söylediği gibi bir grup sivil tarafından değil, bizzat resmi görevliler tarafından hayata geçirilmiş bir katliamdır, bir insanlık suçudur, dolayısıyla zaman aşımına tabi olmayan bir olaydır. Daha doğrusu insani yönü ağır basan Prof. Dr. Erdal İnönü’nün daha fazla katlanamadığı, sürdüremediği, yarıda bıraktığı, yerine SHP’nin başına geçen Murat Karayalçın’nın gönüllü olarak tamamladığı Kürtlere karşı geliştirilmiş 93 Topyekün Savaş Konsepti kapsamında JİTEM tarafından gerçekleştirilmiş bir vahşettir, Sivas Madımak Olayı. Kürtlere, Alevilere, sol muhalefete karşı geliştirilen 93 Topyekün Savaş Konsepti’ne direnç göstermeye çalışan, daha büyük katliamlara rıza göstermeyen Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a kim yada kimler büyük savaşı, katliamı dayatmış ise onlar Sivas Madımak Katliamı’nın sorumluları olarak bilinecektir. Gerisi hikaye…