Mümin Ağcakaya

Mümin Ağcakaya

Dolar yükselirken biz ne haldeyiz?

Dolar yükselirken biz ne haldeyiz?

Seçimler geride kaldı. Havası da dağılmak üzere. Şimdi herkes evine köylü de köyüne dönmeye başladı. Dönüp dolaşıp ana gündem olan ekonomik sorunlar kapıyı çalıyor. Dolar ve Euro her gün rekor üstüne rekor kırıyor. Dövizdeki her rekor bizim de dizlerimizdeki bağı çözüyor, bizi kara kara düşünmemize yol açıyor. Düşündükçe kalp atışlarımızı da hızlandırıyor. Çünkü dövizdeki bu oynamaların, artışların dönüp dolaşıp bize nasıl yansıyacağını eski yaşadıklarımızdan biliyoruz. Yokluk ve yoksulluk sınırlarında yaşayanlar için kemerlerlerde sıkacak delik de kalmadığı için daha ne kadar kemer sıkacaklar belirsiz. Velhasıl dövizin hareketliliği yoksullar için hayra alamet değil.

Çünkü daha önceki tecrübelerden de bildiğimiz gibi dolardaki bu artışlar cebimizdeki paranın alım gücünü daha da düşürecektir. Çarşı pazardan marketlere kadar zorunlu tüketim malzemelerine hızla yansıyacaktır. Doların bu fren tutmaz hali şimdiden çoğumuzu kara kara düşündürtmeye başladı. Yani dönüp dolaşıp asıl gündemimize dönüyoruz. Mutfakta tencere kaynamadığı, faturalar ödenmediği, çocukların cebine harçlık veremediğimizde nasıl bir ruh halimiz olacaktır.

Sonuçta günlük yaşam ihtiyaçlarının karşılanması değişmez bir gündem olarak diğer gündemleri öteleyecektir.

Bazen medyaya da yansıyan dolarla işimiz yok diyenler, piyasa bu artışlara göre fiyat ayarlaması yapıp, cebindeki paranın alım gücünün biraz daha düştüğünü görünce acaba ne düşünecekler? Doların hayatlarını nasıl alt üst ettiğini anlayacaklar mı?

Anlasalar da anlamasalar da dolar eninde sonunda kendini yakıcı bir şekilde hissettirecektir. Çünkü dolar kendisinin unutulmasına veya gözden uzak tutulmasına müsaade etmeyecektir. Bilmeyenlere de yaşatarak öğretecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mümin Ağcakaya Arşivi
SON YAZILAR