CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kendisini halka, halkı da kendi hakkını savunmaya emanet etti. Dünkü grup toplantısı bence tarihiydi. Meydan okudu, sert yaptı, tehditler karşısında diz çökecek biri olmadığını söyledi, ‘Hodri meydan’ dedi.

SADAT’ın televizyon ekranından aba altından sopa gösterir tarzıyla yaptığı tehdit yöntemine açıkça cevap verdi Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Tehdide karşı meydan böyle okunur’ dedi ve 2023 seçimlerinin Cumhurbaşkanı adaylığı için hiç boşluk bırakmadı.

Bugüne kadar zaman zaman sesini yükselttiği oldu, ancak CHP lideri ilk kez beklenmeyen bir tarzda çıkış yaptı, sadece iktidara değil, SADAT’a, 5’li çeteye, onlara benzer herkese açıkça yüksek dozda meydan okudu.

Bence, bu konuşmadan sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı adaylığını tartışmanın bir anlamı kalmadı. 6’lı masa ve CHP en kısa zamanda ‘Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’dur’ açıklamasını yapmalıdır.

Bana göre Kemal Bey, dünkü konuşmasıyla Cumhuriyet Halk Partisine çoğunluk bir sayıda parlamento temsiliyeti, tek başına olmasa da iktidarda ağırlıklı bir pozisyonda olmanın yolunu açtı. Bundan sonrası hem çok kolay hem de çok zor.

Bundan sonra bütün mesele, CHP yönetiminin ve kadrolarının açık, şeffaf, aleni politikalarla vatandaşla buluşmalarını yoğunlaştırma ile ilgilidir. Kibirsiz, egosuz, konuşarak yurttaşı rahatsız eden bir tarz ile değil, susarak, daha çok yurttaşı dinleyerek yol izlenmeli, samimi bir çerçeve yaratılmalıdır. Sosyal demokratları, Cumhuriyet Halk Partisini, sağ-muhafazakâr partilerden ayıran halkçı davranış biçimi ve üslubu ile yürünecek yol, herkesin, herkesimin faydasına olduğu kadar, CHP’nin de yararınadır.

Seçmene, yurttaşa 4x4 ve benzeri lüks araçlarla gitme alışkanlığı olan siyasetçi tarzını toplum artık kabul etmiyor. Özellikle bizim bölgemizde hala bu alışkanlığı sürdürmeye meyilli olanlar olabilir, onları engellemek ya da alana çıkarmamak ta elbette ki CHP Genel Merkezinin ve yönetici kadronun işidir.

Bun yazdıklarım sadece bir öngörü değil. Olma ihtimalinin yanı sıra, şu an bile deneyenlerin olduğunu biliyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu’nun verdiği bu mücadeleyi, tehditlere karşı yaptığı hodri meydanı boşa çıkarmamak gerekir. O nedenle; yeltenenler boşa çıkarılsın diye yazıyor ve uyarıyorum.

Halka dayalı siyaset yaptığını iddia edenler, oturacak yeri olmayana 4x4 ile giderse, üzerine giyeceği doğru dürüst giyeceği olmayana dışarıdan yazısı görünen yüksek rakamlı marka giysilerle gider, el sıkışırsa, ne kadar inandırıcı olur?

Maalesef, şu an bu tarzda olup siyaset kollayan o kadar çok kişi var ve biz bunları az çok görüyoruz. Olmasaydı, zaten böyle bir yazıyı yazma gereği de duymazdım. Ben de bu anlamda ‘hodri meydan’ diyorum, tanık olursam yazacağım, varsa ipliklerini de pazara çıkaracağım. İktidar cenahı bizi ilgilendirmiyor, ancak ‘bizim mahalle de görürsem’ demek istiyorum.