Politize olmuş din
Tarihte her üç tek tanrılı din de adaleti ,insanları Hak ve hukuku savunarak gelişim ve büyüme kazanmışlardır
Her üç kutsal dinde çıkış felsefesini insanlığın geleceğini ahlaklı bir toplum yaratmak üzerinde kendilerini şekillendirmişlerdir.
İslam felsefesi ve ideolojisi Kendi kurumsal felsefesini Arap yarımadası'nda geliştirken her türlü adeletsizligi, başıbozuk,dalan ve hırsızlığı red ederek toplumsal tabanda güç kazandı, ezilenlerin , yoksulların desteğini alarak büyüdü.
Hz Muhammed İslam ideolojisini ete kemiğe kavuşturdugu ilk dönemlerde, dayandığı bu ideoloji den dolayı ,aristokrat ve zengin kesimin tepkisini çekmiştir sonraki süreçlerde İslam ideolojisi hızlı bir büyüme kazandıktan sonra kendi çıkarları gereği, İslam devrimine katılırlar. sonraki süreçte devrim ve İslam ideolojisi politize olur, politik ve çıkarsal bir güce dönüşür
Bu politize olmuş durum her dönem daha fazla katlanarak , büyüyerek politik çıkarlara hizmet etmeye başlar ve böylelikle her iktidar kendi iktidarını sağlama almak için, din söylemeni en iyi bir şekilde kullanmaya başlar
Öyle ki, hazreti muhammed'den sonra aşırı mezheplerin çoğalması şeyhlik kültürünün gelişmesi, din ve ulama sınıfının dergahlar ve Tekkeler biçimde kendini örgütlemesi bu politik ve çıkarsal grupların göstergesi olur.
Her çağda ve her dönemde Din politik iktidarların ekonomik çıkarlarını savunabilecek ve koruyup geliştirebilecek bir ideolojiye dönüştürülür
İslam Dini polik bir yayılma sürecine girdik den sonra en saf ve en temiz masumiyet duyguları ,politik çıkarların çarkında eriyip gider.
Zengin, ulama sınıfının elinde politize bir duruma dönüşür, güç ve ekonomik çatışmaları zenginlik lerine daha fazla zenginlik katmak için kullanılır
Rakip çıkar grupları birbirlerini tavsiye etmek için yine kullanabilecekleri en iyi olgu ve en iy malzeme din olur.
Hz Ali ve Muaviye, emeviler ve abbasiler'in çatışması ve binlerce mezheplere bölünmüş İslam idolojisi ,politik ve ekonomik kavgaların kanlı sahnelerine tanık olur.
Zaten İslam ideolojisinin bu kadar mezhepsel bölünmelere neden olmasının altındaki temel sebepde politik çıkarlardır. İktidar ve güç kavgasıdır.
Artık Allah ,Muhammed söylemleri, bu politik çıkar grupların Kendi asıl niyet ve amaçlarını gizlemek için, kullandıkları ideolojik argümanlar olmaya başlar
Her türlü çirkinliği ahlaksızlığı yaparlar ama yine sığındıkları kendi dinleri olur, onunla örterler bütün çirkinliklerini.
Din tüccarlığı ve din bezirganları politik çıkar grupların iktidarlarına daha fazla zenginlik katmak için en iyi politik söyleme dönüşür
Dini politize eden bu cıkar grupları zenginliklerine daha fazla zenginlik katarak büyürken
Fakir ve yoksulada, kendi hallerine şükretmeyi öğretirler. Her gün verdikleri vaazlar sohbetlerinde bu konuyu çok iyi işlerler ,asla iktidara dokunmaz ve eleştirmezler.
En çok kul hakkından bahsedenler onlar ama en çok da kul hakkı yiyenler yine bu politize olmuş din tüccarları olur. Din bu çıkar grupları için zenginleşme ve iktidarlarını sürdürmenin bir aracı olurken,
Dini duyguları en iyi şekilde sömürerek biat kültürü yaratılarak, bir mürid topluluğu yaratılır, Bu , onların iktidarlarını korumak için vazgeçilmez bir yöntemdir
Siz hiç yoksul ve fakir bir şeyh gördünüz mü, yada bir dergah yada Bir tekke yada bir molla gördünüz mü, göremezsiniz Çünkü onların Varlık ve büyüme gerekçeleri kazandıkları zenginlikleridir.
Onların şatafatlı yaşamların sırrı, iyi din satmalarıdır,din satarak para kazanıyorlar. Allah ile kul arasında girmiş aracı komisyoncular dini ranta dönüştürerek servetlerine Servet katıyorlar
Son dönemde Türkiye'deki cemaat ve AKP çatışması ,bu çıkar grupların çatışmasıydı iktidarın nimetlerinden,rantından kimin nasıl, ne şekilde en iyi faydalanacağı kavgasıydı. Dinin figürleri, ritüelleri argümanları ve söylemleri bu çıkar gruplarının kavgalarında en iyi şekilde kullanıldı. Din onların hırsızlıklarını, yolsuzluklarını ,kötülüklerini örten Kara bir çarşaf gibiydi
Bugün Türkiye'de din ve onun söylemlerini geliştiren politik iktidar güçleri ,insanların en temiz duygularını, masumiyetini sömürerek kendi ikdarını daha fazla perçinleştirmek istiyor
Ne kadar düzenbaz, hırsız, dalancı grup varsa ,kendini cemaat, dernek,şeyh, tekke, Vakıf biçiminde örgütleyerek iktidarın etrafında kümelenerek rant kavgasına, ve bay kapma savaşına girmişlerdir Rant ve hırsızlık düzenlerini artık sürdüremeyecek düzeye gelmişlerdir..
Dinin rüzgarını arkasına almış bu çıkar grupları, kendi devran'ın saltanatını en iyi şekilde yaşatıyorlar Devran onların devran'ı, dinleri ,İslamiyet ideolojileri cüzdanların arasına sıkışıp çoktan unutulup gitmiştir....