Aydın Altaç

Aydın Altaç

FETÖ OPERASYONLARI VE HUKUKİ SORUNLAR

FETÖ OPERASYONLARI VE HUKUKİ SORUNLAR

 

Ülke tarihinin en karanlık ve sinsi harekatı olarak kabul edilmesi gereken 15 temmuz darbe girişiminin üzerinden yaklaşık 3 ay geçmiş bulunmaktadır. Bu süre zarfında hem olası darbenin yapabileceği tahribatlar tartışılıyor hem de bundan sonra yaşanabilecek darbe senaryoları da tartışılmaktadır. Son günlerde bazı aşırı senaryolar sık sık dile getirilmektedir. Hatta bazı değerlendirmelerde tarih vermek suretiyle darbe yapılacağı dillendirilmektedir. Yapılan tüm yorumlar ve tahminlerin bir kısmı iyi niyet taşımakla beraber özellikle vatandaşları korku ve paniğe sevk edecek yorum ve tahminleri ayrı bir kefede değerlendirmek gerekiyor. Ülkede genel manada güvene en çok ihtiyaç duyulan bu süreçte korku,panik ve endişe yaratacak söylemler ve açıklamalara itibar etmemek gerekir. Bununla birlikte 15 temmuz sürecinde halkın göstermiş olduğu tepki ve pratikten hareketle Hemen hemen herkesin  ittifak ettiği husus ise şekli ve yöntemi ne olursa olsun darbenin hiç bir şekline milletin rıza göstermeyeceği gerçeğidir. Geçmiş 3 aylık sürede en çok tartışılan konulardan birisi de kamu çalışanlarından bir kısmı  hakkında alınmış olan "açığa alma ve ihraç kararları" dır. Bu kararlara karşı yapılan değerlendirmelerin büyük kısmı hukuki olmaktan ziyade duygusal ve tepkisel değerlendirmeler olduğunu belirtmek isterim. Ülkemizde son süreçte oluşan katı karşı çıkma geleneğinin bu hususta da ön planda olduğunu görmek gerekir. Yani 'açığa alma veya ihraç kararları' toptancı bir anlayış ile hukuka aykırıdır şeklindeki görüş ne kadar eleştiriye açık ise toptancı bir anlayışla alınan kararların hukuki olduğunu kabul eden karşı görüş te aynı oranda eleştiriye açık olduğunu kabul etmek gerekir. Çünkü her iki görüş ve düşüncenin tartışması hukuki zeminden ziyade duygusal ve tepkisel zeminde ve  hararetli şekilde yapıldığına tanıklık yapmaktayız. Oysa ki yapılması gereken bu işin hukuki boyutunu hukukçulara bırakmak ve hakikatlere bu şekilde ulaşmaktır. Ancak yapılan tartışmalar ve değerlendirmelerde hukukçuların dışında herkes konuşmakta,düşüncelerini dile getirmektedir. Bu nedenle de doğru zeminde yapılmayan tartışmalardan doğruyu veya hakikati bulmak ta imkansızdır. Her şeyden önce hukuki bir kuralı ve prensibi belirtmek istiyorum. Mer'i hukukumuza ve evrensel hukuk ilkelerine göre suç sayılamayan veya suç kapsamında görünmeyen bir fiil/eylemden dolayı hiç bir kimsenin işinden alınamayacağı  gibi ihracı da mümkün değildir. Bu nedenle görevden alma veya ihraç kararları yargı denetiminden geçeceği için gerek iç hukukta ve gerekse Uluslararası hukukta adaletin tecelli edeceğine ilişkin kanaatim tamdır. Temennimizin de bir an önce yanlış veya hatalı işlemlerin düzeltilmesidir.Ancak gördüğüm ve ehemmiyet arz eden bir durumu da özellikle belirtmek istiyorum. Açığa  alma veya ihraç kararlarındaki yanlışlıklar ve eksiklikler üzerinden manüplasyonlar yapılmak suretiyle FETÖ yapılanmasına karşı alınan tüm kararları itibarsızlaştırmak bu örgütün amacını ve eylem kabiliyetini anlayamamak ile açıklanabilir. Devletin tüm kurumlarında çok ciddi şekilde örgütlenmiş bu yapıya karşı mücadele etmenin zorluğunu görmek gerekir. Bu mücadelede herkesten önce Hükümet  partisinin azami gayretle mağduriyetleri önleme çalışması yapması başlıca görevidir. Ancak FETÖ ve tüm terör örgütleriyle etkin mücadele etmek te hükümetin bir o kadar başlıca görevidir. Aksi durumda hesabı verecek olan hükümetin kendisi olacaktır. Bu nedenle duygusal veya tepkisel davranmak sürece hizmet etmez. Kim olursa olsun tanımı ve unsurları belirtilmiş bir suçu işlemek amacıyla fiil/eylemi gerçekleştirenlere karşı yapılacak etkin mücadeleye destek olmak gerekir. Aksi bir tutum takınmak hiç kimseye yarar sağlamaz. Genel menfaatler ve kamu yararı her türlü siyasi amaç veya beklentinin üzerinde tutulması bu ülkeye yapılabilecek en büyük hizmet olduğunu düşünüyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aydın Altaç Arşivi
SON YAZILAR