Diyarbakır kalesinden notlar: 45

3 harflilerin rampaları!

Vatandaşın yürüdüğü kaldırımların yarısından fazlası 3 harfli zincir marketlerin gaspı altında.

Önceden bir planlamaları olmadığı, rastgele bina altlarına yerleştikleri için tedariklerini indirirken, doğal olarak sıkıntı çekiyorlar.

Ne yapmışlar?

Kaldırımların üstüne yayaların da hakkını gasp ederek rampalar yapmışlar.

Belediyelerde buna izin vermiş, karşılığında işgaliye adı altında bedel almış, almaya devam ediyor.

Ne olmuş, ‘Parayı veren düdüğü çalar’ olmuş.

Kayapınar bölgesinde bunlardan birini yazınca ortalık karıştı.

Zabıtalar gidip, paldır-küldür rampayı kaldırmış.

Müdahale biraz da nezaketsiz olmuş.

Sonra ben arandım, suçlandım.

Muhtemelen mağaza çalışanları, ‘Ekmeğimize mani olmak mı istiyorsun’ dediler.

Rampanın kaldırılmasının çalışanların ekmeğine nasıl mani olur diye düşündüm.

Pek içinden çıkamadım.

Anlatamadım da.

Muhtemelen hem mağaza sorumlularının hem de belediye personelinin tacizine maruz kalmışlar.

Kuralsızlık başından itibaren var.

Para karşılığı rampaya izin vermek zaten belediye açısından ‘suç’.

Mağaza da diyor ki, ‘Belediyeye kullanım ücreti ya da işgaliye ödüyorum.’

Peki ya kent hukuku, vatandaş hukuku, yürüme özgürlüğü gibi kavramlar ne olacak?

Kuralsızlık kural haline getirildiği için doğal olarak suçlanan ben/biz oluyoruz.

Aslında sorgulanması gereken, bu kuralsızlığa izin veren, rampa karşılığında işgaliye alan belediye.

Ben sadece birini yazdım, kentin tamamında 3 harfli zincir marketlerin buna benzer sayısız rampa kuralsızlığı var. Bu tartıştığımız rampa meselesi aslında kuralsızlığın en küçük hali, daha büyükleri de var. Bu haber yayınlandıktan sonra gazetemize sayısız mesaj geldi. Mesajlardan anladık ki, 3 harfliler kentin her alanında aynı rampaları yapmış.

Hazar gölündeki 20 bin dönümlük sosyal tesis için, ‘Mülk Allahın devretme Vali Bey’ diye yazmıştım, devrettiler Gençlik ve spor bakanlığına.

‘Gitti gidiyor’ a denk gelen bir kent haline getirdiler Diyarbakır’ı, yazık…

Kayapınar Belediyesi de 300 milyonluk Millet kıraathanesi ve sosyal tesisi Kültür Turizm Müdürlüğüne devretti.

3 harflilerin rampa meselesi ne kadar kuralsız ise, bu devir işlemleri de kuralsız.

Diyarbakır halkına hakaret, aynı zamanda hiçe saymamak anlamındadır.

Bizim yapabileceğimiz şimdilik herhangi bir şey yok.

Halkın deyimiyle, Allah’a havale ediyoruz.

3 harfli mağazadan arayan kardeşim her kimse, sanki ekmeklerine mani olmuşum gibi bir tavırla serzenişte bulundu.

Sevgili kardeşim; O mağazanın sahipleriyle ilgili bir durum var ortada.

Kuralsızlık belediye ile mağaza sahibi yâda sorumluları ile ilgilidir.

Sorunun çözümü de onları bağlar.

Bana, bize düşen gördüğümüz eksiği, yanlışı, yalanı, dolanı, talanı kamuoyuna aktarmak, tarihe not düşmek.

Yanlışı doğru kabul edenlerle baş etmek zaten zor, doğruyu da birilerinin ekmek parasına mani olmak yâda olmamak için yazmıyorum. Gördükçe, kentin eksikleri ile ilgili olanları yazıyorum, dün görmemiş olabilirim, bugün gördüm, ya da yarın göreceğim bir eksik varsa elbette ki yazacağım.

Kurallı ve saygılı günler/zamanlar dileği ile…