Salgın sınır tanımadı, küreselleşti. Neredeyse bütün ülkeleri etkisi altına aldı. İnsan yaşamı için ciddi bir tehdit oluşturdu. Salgın küresel olunca mücadele de bütün ülkeler düzeyinde verilmeye başlandı. Her ülke kendi koşulları içinde bir mücadele seferberliği başlatarak; bu küresel salgını kontrol altına almak için sağlık, ekonomik tedbir paketlerini açıkladı.

Bütün sağlık kuruluşları, televizyonlar, basın, sosyal medya kullanıcıları sürekli salgına karşı alınacak tedbirleri açıklamakta ve uyarılarını yapıyorlar.

Bu tedbirlerin başında kişisel hijyene dikkat etmek gerektiğinin altı önemle çizilmesine ve panik yapmadan, sağlıklı düşünerek günlük yaşamı devam ettirmek gerektiğini açıklamaktadırlar. Panik halinde sağlıklı karar verilemeyeceği için salgının yayılmasına neden olacaktır. 

Bu salgın günlerinde yaşananlardan en çok etkilenenlerden bir kesim çocuklar olmaktadır. Medyada ve aile ortamlarında abartılı değerlendirmelere şahit olan çocukların psikolojileri olumsuz yönde etkilenmektedir. Çocukları bu konuda doğru bilgilendirmek gerekiyor. Çocukları sosyal medyadaki abartılı bilgilerin bombardımanına tabi tutmamak gerekiyor. Panik ortamında psikolojileri etkilenerek bir travma yaşamasına yol açmaktadır. Soğukkanlı olmayı ama aynı zamanda tedbirli olmayı onların psikolojilerin bozmayacak tarzda anlatmamız gerekiyor.

Bu belanın kendimize ve çevremize zarar vermemesi için daha önceden dikkat ettiğimiz sağlık ve temizlik kurallarına daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor. Bu konuda Diyarbakır’da daha önceden önemli bir çevre sağlık sorunu olan ‘Sokağa tükürmeme’ konusunda çeşitli etkinlikler ve uyarılar yapılmasına rağmen bunu önü bir türlü kesilemedi. Yaşadığımız bu sıkıntılı günlerde hastalığı yaygınlaştırmamak için sokağa tükürülmemesi gerekiyor.

Salgını ciddiye almayan yaklaşımlar olduğu gibi mikrop kaptığını düşünerek Arap sabunu içen veya aldıkları saf alkolle önce temizlik için kullanıyorlar ardından kalanı içiyorlar. Virüsü öldüreceğim diye hayatlarını tehlikeye atarak abartılı yaklaşımlar da medyaya yansımaktadır. İnsanların panik durumlarını fırsata çevirmek isteyenler fırsat kollayıcıların bazı haberleri de medyaya yansıdığını medyada görüyoruz. İnsan bu kadarına da pes dedirtiyor. İçlerinden en ilginçi bir emlakçının virüs geçirmeyen ev pazarlaması gibi.

Biraz sabır ve tedbirli davranmakla sağlıklı günlere tekrar kavuşacağız. İnsanoğlu şimdiye kadar çok zorlu dönemleri geride bıraktı. Gelecekte bu günlere ait kötü ve hatırlamak istemediğimizin anıların yaşanmaması için, kendimiz ve sevdiklerimiz için, çevremiz için sağlık kurallarına biraz daha dikkat edelim. Sağlıklı günler dileğiyle.

Mümin Ağcakaya