Eski Bayramları Özlüyoruz
Bir bayramı daha geride bırakıyoruz. Bayramların gelmesini iple çeken, en çok sevinen çocuklar olurdu. Bayramlar bir yerde çocuklarla özdeşleşmiş kutlama günleriydi. Bayram denince akla çocuklar gelirdi. İnsanlar belli bir yaşa geldikten sonra geçmiş dönemde yaşadıkları bu çocuk sevinçlerini bir türlü unutamazlar.
Eskiden, alım gücünün bu kadar düşmediği, yoksulluğun bu kadar derininin yaşanmadığı dönemlerde bayramlar gelmeden önce evlerde herkesi bir telaş alır, heyecanla alınacak bayramlıkların listesi hazırlanır. Heyecanla pazarlara çıkılır, bayramlıklar alınırdı. Çocuklar sabah uyandıklarında yanı başlarında görecekleri bayramlıkların heyecanıyla yatarlardı. Sabah gördükleri bayramlıklar onların aldıkları en değerli hediye olurdu.
Eğer biraz yoksulluk çeken bir aile ortamındaysa bir şeker bile onun için unutulmaz bir mutluluk kaynağı olurdu. O yüzden çocukluk döneminde yaşananlar kişinin üzerinde bıraktığı izler ömrü boyunca unutamadığı anılar içinde yer alırdı.
Kişilerin daha sonraki hayatlarında maddi yaşam koşulları iyileşip, maddi olarak daha değerli hediyeler alacak olsalar da o çocukluk dönemindekinin yerini, boşluğunu dolduramıyor.
Ancak eskilerin deyimiyle devir değişince; insanların hayattan beklentileri, beğenileri ve tercihleri de değişmeye başlıyor. Yoksulluk içinde bir şekerin değeri çok yüksek olurken varlık içinde en pahalı hediyeler bile çocukluktaki o şekerin mutluluğunu veremiyor.
Bir bayramı geride bırakırken; çocuklar ne kadarı mutlu oldu? Yaşanan ekonomik sıkıntılar, aşağı çekilemeyen enflasyon, alım gücünün düşmesi, yoksulluk sınırlarında yaşayan ailelerde bayram heyecanı bırakmadı. Dedeler torunlarının yüzüne bakamaz, çocuklar da bayram sevinçlerini yaşayamaz oldular.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.