Dağlara yenildi sevdamız
Yirmi yıl emek ver ve ‘’karşılığı’’ da olmasın! Kapitalizmin, pandemiyle çıldırdığı bu dönemde kazanç için, kâr için, rant için değil; insanlık için gel şiire emek ver, kan ver! Akıl kârı değil! Şiir; pek de akıl işi, akıllı işi değil zaten!
‘’İçimizdeki ateş isyana durdu/Umut oldu, ışık oldu kavgamız/Çiçekler birer birer toprağa düştü/Dağlara yenildi bizim sevdamız’’ İZAN YAYINCILIK (Mart 2021)
Başımızın üstünde yeri vardır mert yüreklerin ve şarkılarının! Sevdası dağlara yazılıdır. Yenilse de yine o dağlarda yankılanır sevdasının şarkıları! Dağlar da zaten başlarımızın yukarısındadır! Doruklar, dağlardadır! Doruklara zaten açılmak için bakılır! Yüreklerin şiirleri, hep maviliklerdedir! Doruklar, mavidir zaten!
Şair, dünyanın nabzını öncelikle kendi coğrafyasında tutandır!
UMUDU BÜYÜTÜR ÇOCUKLAR
Benim ülkemde /Çocuklar büyümez/Daha el kadarken /Açlık, sıtma, veremden ölür//Teröristtir çocuklar benim ülkemde/Dokuz kurşunla sırtından/On beşinde kafasından vurulur /Ekmek almaya giderken//On altısına geldiğinde /Kaçakçı diye havadan vurulur/Yaşayabilmişse /On yedisinde idam edilir//On dokuzunda karadan vurulur/Kazara gelmişse yirmisine/Yollanır mahpushaneye//Benim ülkemde korkulur /Çocukların isyanından /Büyümek çocuk işidir ya//Benim ülkemde büyümez/ Umudu büyütür çocuklar /İnadına... Bektaş Çağdaş
Şair yüreğidir bu, acıya paratonerdir!
KAN UYKUSUNDA HALEPÇE
Bugün söylenmemiş bir türkü var dillerde
Adı duyulmamış müzik çalıyor radyolar
Halepçe kan uykusunda param parça
Sesli ağlamayı unutmuş çocuklar
İnsanlık kör sağır ve dilsiz
Radyolardan kan barut kokusu
Hiç duyulmamış bir ağıt, duyulmamış bir müzik eşliğinde
Halepçe de kan sızıyor evlerin duvarlarından
Sessiz ölümlerden yükselen zılgıt sesleri
Can uykuda vurulurken Halepçe
Bektaş Çağdaş
16 Mart 2014
Şiirdir bu, yüreğin çığlığıdır ve şiirli yürekler de sevgisizlikle kanlı bıçaklıdır! Şiirdir bu, öncelikle ve sonrasında hep yürek işidir!
AH BE GÖNÜL
Ah be deli soyka/Hele bir sus/Ne menem şeysin böyle
Kar boran fırtına demezsin/sevmek için baharı beklersin
Bahardan başka mevsim/Marttan başka ay bilmezsin
Mayıs haziranda isyana ne dersin/Zemheri de başlarsın üşümeye
Martta son cemre düşer toprağa/Gönül sevmenin ayı
İsyanın yaşı mı olur/Zemheri de nefesin donarken havada
Terin, teninde yol bulmaz akmaya/Uğraştırma boşuna beni
Sevmek için yürek/İsyan için/Kardelen olmak gerek
Mart kapıdan baktırdı/Şimdi yol veriyorum bütün kelimelere
Ulan aşk, sen ne menem bir şeysin böyle /Bektaş Çağdaş/
Şair yüreği olsun da bahara daha güçlü çarpmasın, olur mu?
İLLEGAL ALIŞKANLIĞIM SEVGİLİM
Bakmayasın hüznümün bire bin vermesine
Gazellerimin dağılıp bin parçaya bölünmesine
Ne yaşım ne de yüzümdeki çizgiler aldatsın
Köküm topraktır hele bir gelsin bahar
Martta düşünce cemre bak gör o zaman
Hıdırellez’de çığlığım yırtarken dağı taşı
Tomurcuklarım rengarenk çiçek açar
'kan kırmızı' güllerim, dönüşür yedi verene
Güzün solup yapraklarımın dökülmesi
İllegal alışkanlığım canım sevgilim
Bir de mevsimlerin kabahatı
Bektaş Çağdaş 2016
Acılar; dalgalar dalgalar halinde çarpar şair yüreğine!
SUSUYORUM
Boğazıma düğümlenirken bütün kelimeler
Boğuluyorum Akdeniz' in kumsalında
Bedenim küçük bir çocuğun bedeninde
Ağlarken göz pınarım
Susuyorum
Sustukça içim acıyor, nefesim daralıyor
Çığlığa dönüşüyor suskunluğum
Kendi sesimden korkar oluyorum
Gölgem bile ağır geliyor artık
(pişmemiş kelimeler)
Bektaş Çağdaş
Aşka köpürdüğü olur şairin!
LANET OLSUN BANA
Kabukları soymadan da kanıyor yara/Bu günlerde yorgunum/Vurgun yemiş halim var
Ne kadar sığınsam da sana/Sonbahar yaprakları gibi/Savruluyorum her yana
Bütün renklerim soluk/Toprağım susuz/İstemem gelmesin bahar/Lan aşk
Eğer ki bir daha gelirsem/Bacanı bir yana bırak/Kapından geçersem/Lanet olsun bana
Bektaş Çağdaş
Şair; âşka kızsa da ölümüne koruyan ve sürdürendir âşkını!
SIR
Söyle/Hangi renge vursam/Neremde saklasam seni/
Korkuyorum/Üstümde başımda/Kalmadı bir şey/Üryanım/
Üşüyorum/Söyle/Hangi renge/Vursam kendimi/
Göremezler/Bendeki seni /Bektaş Çağdaş/
İlk kitabın yayımlanması, insanın bir ağırlıktan kurtulmasıdır! Bir nevi, ayaklarındaki prangayı açmasıdır! Yirmi yıllık emekten sonra basılan bu ilk kitabın ardı da gelecek ve yine böyle güzel olacak biliyorum. Oyuncu, yazar ve şair kardeşimi; yürekten kutluyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.