BATAN ATLANTİS Mİ? ÇÖKEN ÜTOPYA MI? -4
Platon, Atlantis yazarken olayı tamamen kurguladı mı? Ya da ne kadarını tarihe dayandırdı?
Platon'un, tarihi bilen bir olarak zamanından bin yıl önce güçlü bir devleti yok eden doğal bir afetten yola çıkarak ütopyasını ve mesajını iletmek İçin bu hikâyeyi kurgulama ihtimalinden söz edilmektedir.
Platon zamanından önce; M.Ö. 2500 yıllarında Girit'in doğusunda kurulan Minos uygarlığı sanat ve mimari ve birçok dalda Yunanistan’dan daha ileri bir gelişmişlik düzeyini yaşıyordu.
Minos uygarlığı volkan patlaması sonucu çıkan lav, küller ve tsunaminin getirdiği yıkım sonucu; Thera adası parçalanarak denize batıyor. On binlerce insanın ölümüne yol açan; doğal bir felaket sonucu büyük ölçüde imha oluyor. Bilim adamları yaşanan bu felaketin doğruluğunu onaylıyorlar. Deprem, volkan patlaması ve tsunaminin getirdiği yıkım sonucu zayıf düşen Girit’i Miken’liler istila ediyor ve Minos uygarlığına son verilerek, efsanelere gömülüyor.
Atlantis’in izlerini arama peşinde koşanların; bu uygarlık ile Atlantis toplumu arasında ortak noktalar bulmaya çalışmışlardır. Ancak; Platon’a göre Atlantis, Atlas Okyanusunda yer almakta ve Anadolu’dan da büyük bir adadır. Minos uygarlığının yaşandığı ada ise, Akdeniz’de yer almaktadır. Dolayısıyla yaşanan felaket Platon’un anlatımında belirttiği tarihle ve yerle uyuşmamaktadır. Ancak o dönemde yaşanan ve muhtemelen çevresini de derinden etkiliyen böylesi doğal bir felaketin Mısır gibi ülkelerin tarihi kayıtlarında yer alması olası görülmektedir.
Bazı düşün adamlarına göre; Minoslular'ın Girit'i Atlantis'tir ve Platon, Kritias'ta ülkenin Thera patlamasıyla yok olmasını çarpıtmıştır. Ancak bu iddiayı sürdürebilmek için Girit'in yerinin neden yanlış olduğu, boyutlarının neden farklı olduğu, neden yanlış zamanda gelişmiş olduğu, Atina ile hiç savaşmadığını ve bir felaketle yok edilmemiş olduğunu açıklamak gerekecektir diye de not düşmektedirler.
Arkeoloji, Minos kıyı topluluklarının Thera'daki patlamanın yarattığı tsunami dalgalarıyla ağır hasara uğradığı halde Minos uygarlığının daha iki yüzyıl yaşadığını ve hatta geliştiğini kanıtlamıştır.
Bazıları için Minoslular'ın Girit'i Atlantis'tir ve Platon, Kritias'ta ülkenin Thera patlamasıyla yokolmasını çarpıtmıştır. Ancak bu iddiayı sürdürebilmek için Girit'in yerinin neden yanlış olduğu, boyutlarının neden farklı olduğu, neden yanlış zamanda gelişmiş olduğu, Atina ile hiç savaşmadığını ve bir felaketle yok edilmemiş olduğunu açıklamak gerekecektir.
Başka bilimadamları Thera'daki ünlü Minos kolonisinin Atlantis için model olduğunu iddia etmişlerdir. Minoslular'ın buradaki yerleşim merkezi yanardağın patlamasıyla yok olmuştu kesindir. Yine de, Thera, Platon'un Atlantis modeli olamayacak kadar yanlış yerde, yanlış boyutta ve yanlış çağdadır.
Atlantis konusunda çok uçuk iddialarda ortaya atılmıştır. 19. ve 20. yüzyıllarda ileri sürülen bu garip iddialardan bazıları şöyledir: Helena Blavatsky'nin liderliğini yaptığı Teosofistler,’’ Atlantisliler'in uçakla uçtuklarını ve uzaydan gelen yabancılardan aldıkları ekinleri biçtiklerini ‘’ 20. yüzyılda yaşayan psişiklerin, ‘’kayıp kıtadan ruhlarla bağlantı kurduklarını’’ ve onların çeşitli ‘’öğütler verdiğini’’ biçiminde görüşler ileri sürürülmüştür.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.