SÖZ UÇAR YAZI KALIR AĞAÇ UÇAR RANT KALIR
Pazar sabahı uyanıyorum, aklıma ilk gelen ağaç oluyor.
Hatırlamaya çalışıyorum; ‘gece ağaçla ilgili bir rüya mı gördüm’ diye.
Geceden sabaha kadar ki zaman dilimi bu konuda bana bir şey hatırlatmıyor.
Ağaç fikrinden vazgeçip, güncel gündemi takip etmeye çalışıyorum.
Güncel gündem de ağacı hatırlatıyor.
Rüya mı diye geceye takılmaya gerek kalmıyor.
Sabah mahmurluğu olsa da çözüyorum hikâyenin şifresini.
Şifre: Ağaç.
Olanın, bitenin, her şeyin, 7 gencecik çocuğun ölümü, Taksim’den Kabataş’a oradan da günümüze devrolan tartışmaların ana kaynağı Ağaç değil mi?
Kestirilmek istenmeyen ağaçların köklerinden bir gezi direnişinin ortaya çıkacağını, bütün ülkeyi saracağını/ sarsacağını nereden bilebilirdik ki.
Ey Ağaç; sen nelere kadirsin, ne sırların açığa çıkmasına vesile oldun.
Daha açığa çıkaracağın ne sırlar var.
İşte o nedenle kesiyorlar seni, çünkü meskenin rant alanı.
Farkında mısınız, tam 10 aydan bu yana hikâyemiz ağaç.
Taksim’de başladı, ODTÜ’de devam etti, Dicle Üniversitesinde son noktayı koydular.
Ağaç ve Rant silsilesinde birbirleriyle örtüşen aynı zihniyetin, Taksim-ODTÜ-Dicle Üniversitesi üçgeninde buluşmasını tesadüfe mi yorsak, kendi haline mi bıraksak ya da hayra mı yorsak!
Yoksa kumpas mı desek,
Olmadı paralel,
O da olmadıysa derin paralel,
Uluslar arası komplo olur mu?
Bak gördün mü, hayali bir rüyadan neler çıktı.
Bende ‘Mesnetsiz’, ‘Münasebetsiz’ şeyler yazıp, sizin kafanızı karıştırıyor, birilerinin de huzurunu kaçırıyorum.
Bizimkisi sonuçta yazı işte ne olacak.
SÖZ UÇAR YAZI KALIR
AĞAÇ UÇAR RANT KALIR
Abraham Lincoln, demokrasiyi şöyle tanımlıyor;
“Halkın, halk tarafından, halk için yönetimi”
Buda hepimiz için, yöneten ve yönetilenler için günün sözü olsun.
Her neyse: Yazı tadında, ağaçta toprağında huzur bulsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.