İlginç bir seçim olacak!
Son yirmi yılın en ilginç seçimine 31 Mart akşamı tanık olacağız gibi. Siyasette de ‘At izi it izine karıştı’ tabirini kullanmak istemiyorum. Ancak, ekonomik istikrarsızlığın tavan yaptığı bir atmosferin derin dehlizlerinde nefes alamaz hale gelen siyasetin dengesiz hareket tarzı, 31 Mart akşamında belki de tahminlerimizin ötesinde bir sonucu önümüze koyabilir diye düşünüyorum.
O nedenle de; ‘Sonuçları itibariyle ilginç bir seçim olabilir’ diyorum.
Seçime giren bütün partilerin kendi içinde konsolide ettiği, her koşulda partisinin yanında yer alacak bir seçmen kitlesi var, sayıca büyük ya da küçük. Bir de memnuniyetsiz, kalabalık bir kitle var ki, seçimin sonucuna yüzde yüz etkili olabileceğini tahmin ettiğimiz. Kendi partisine kızan, iktidara, yönetim biçimine, ülkenin içinde bulunduğu kaos ortamına kahreden ciddi ve kararlı bir kitleden söz ediyorum. Bu durum partiler için hem avantaj hem de dezavantaj olarak siyaset sahnesinin ciddi bir kanıtı, öylece ortada duruyor. Bu seçmen kitlesi, partiden çok ciddi gördüğü, benimsediği, belediyecilik yapacağına inanacağı adaylara yönelecektir.
Yukarıda söz ettiğim seçmen memnuniyetsizliği bütün partiler için geçerli. Zaten geçerli olduğu için dışarıda eleştiren, memnuniyetsizliğini her fırsatta dile getiren bir seçmen kitlesi mevcut. Onun içindir ki, tahminler, anketler 31 Mart sınavında sınıfta çakabilir. Devletin temel unsuru bireyin/bireylerin memnuniyetsizliğinin tavan yaptığı dönemlerde yapılan seçimlerin sağlıklı, geleceğe umut verici yanının görülmemiş olmasının sonuçları kararsız bir kitlenin varlığına işaret ediyor.
O nedenle; ‘ilginç bir seçim olacak’ diyorum.
Bir de Kürt seçmen profili var ki, bütün partilerin ‘üzerinde titrediği’!
Bu kitle, bulunduğu her alanda seçim sonuçlarını direk/endirekt etkileyen, HDP’yi siyaset sahnesinde var eden, diğer partileri de bir şekilde ayakta durmasına koltuk değneği olan önemli bir kitle. AKP’ye önemli ölçüde destek olan Kürt muhafazakâr ve liberal kesimin 31 Mart’ta Cumhur ittifakının MHP logolu seçim çevresinde, iradesini 3 hilal üzerinden AKP’ye tahvil etmeyeceği yönünde ciddi duyumlarımız var. Böyle olursa, seçim sonuçlarının ilginçliğini de bu çerçevede tartışıyor olacağız.
HDP’nin Batı illerinde aday göstermemesinin ‘terör’, ‘terörist’ yandaşlığı gibi kelimelerle ifade edilmiş olmasının karşılığının Demokrasi mücadelesi, demokrasi güçlerinin kazanımı olarak algılamayan siyasi zihniyetin yarattığı kutuplaşmanın çarpacağı duvar, 31 Mart akşamındaki duvar olabilir. Gördüğüm, izlediğim kadarıyla Kürt seçmen kitlesi, tercihini bu seçim için ideolojik kaygılara ‘kurban’ etmeyecek. Varlığını, kendisine ait olmayan, tek başına kazanma şansının olmadığı alanların kazanımına endeksleyen bir anlayışla, stratejiyle hareket ediyor.
‘Ben varım, ben varsam sen de varsın, yoksam sende yoksun’ gibi ideolojik olmayan bir söylem üzerinden durumu anlatmak istedim, seyir defterine düşen notlarda bence bu minvalde.
Evet..İlginç bir seçim olacak!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.