Bu köşeden genelde kayyumlarla ilgili notlar düşüyordum; ne yaptılar, ne ettiler, doğrudan, dolaylı ihaleleri, kayırmaları, ithal bürokratları nasıl dizayn ettiler?

İyiydi, geçinip gidiyorduk!

Her nedense siyasete takıldık, unuttuk onları.

Nasıllar acaba?

Giderayak ‘malı’ götürüp götürmedikleri konusunda bir bilgimiz olmamakla birlikte, rahat durmayacaklarını, ‘Alışmış kudurmuştan beterdir’ halk özdeyişinin dışına çıkmayacaklarından eminim.

Ama bir şeyden çok eminim; Çok tedirginler!

Derken, herkesi zan altında tutup vicdansızlık yapmak istemem.

Tedirgin olması gerekenler elbette ki olacak.

Olsunlar zaten.

Lale devri de biter, saltanatlar da biter.

Şahısların ve çevrelerinin saltanatı bir yere kadardır, aslolan halkın saltanatıdır.

Herkesin omuz mesafesinin eşit olduğu, eşit olması gerektiğini düşünmek uygulamak yeter.

Bundan iyi saltanat mı olur.

Halkın saltanatı dediğim de bu zaten.

Omuz ve burun mesafesini ayarlayamayanların dünyasının dışında bir saltanat biçiminden söz ediyorum.

Onların ‘raf’ ömrü sınırlı, mesela, bizimkilerin 14 Mayıs tarihi ile sınırlı.

*

Neyse onları dosyaları ile birlikte dolap raflarında tutalım, indirilecek günü ve indirecek olanları bekleyelim.

Şimdilik işimiz var.

Seçim işi önemli

Az kaldı,

‘Gitti-gidiyor’ gibi durumun netleştiğini de görüyoruz artık.

*

Diyarbakır’da halk neler söylüyor, meseleye nasıl bakıyor, ona bakalım.

Bu rakamlar şahsi fikrim değil, konuşulanlardan derleme.

Yani; seçim loto-toto gibi bir sonuç.

Bunlar halkın konuştukları, bir de halkın kararı var.

Asıl önemli olan halkımızın kararı.

O onurlu karar içinde 14 Mayıs’ı beklemek gerekiyor.

Ancak, gerçek şu ki, Türkiye genelinde rüzgârın, Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP lehinde estiği.

Diyarbakır’da da YSP’nin güçlü halk desteğinin dışında meseleye baktığımızda, rüzgârın CHP adayı Sezgin Tanrıkulu lehinde güçlü bir şekilde estiğini görebiliyoruz. Sahada, alanlarda, köylerde, özel görüşme ve buluşmalardan edindiğim izlenim, rüzgârın giderek netleştiği ve Sezgin beyin moralinin de yükseldiği yönünde. Ali İhsan Merdanoğlu’nun yoğun tempo çalışması, gösterdiği performans, CHP’nin ikinci vekili de çıkaracağı yönünde yorumları beraberinde getirmesini yabana atmamak gerekir.

Siyaset bu, belli mi olur?