Kürt siyasetinin önemli ve değerli isimlerinden biri olan Hatip Dicle’nin Mersin’de yaptığı konuşmada söyledikleri son derece önemli

Dicle, ‘Süreç bozulmuştur. Sorumlusu da Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır’ dedi. Seçime doğru yol yürürken Hatip Dicle gibi önemli bir ismin meseleyi bu kadar net ifade etmiş olmasını bir mesaj olarak görüp anlamak gerekiyor.

Bu demektir ki, Hükümetin sürdürdüğünü iddia ettiği ‘çözüm ve müzakere’ süreci konusunda 7 Haziran tarihine kadar atacağı, attığını iddia edeceği hiçbir adım,  söyleyeceği hiçbir şey geçerli olmayacaktır.

Aynı şey HDP’nin müzakere heyeti içinde geçerlidir.

‘Çözüm süreci devam ediyor, görüşmelere devam ediyoruz’ şeklinde yapacakları bir açıklama toplum nezdinde geçerli olmayacaktır. En azından 7 Haziran seçimlerine kadar HDP’nin AKP iktidarı ile böyle bir süreç içinde olmaması gerekiyor diye düşünüyorum. Hatip Dicle’nin yaptığı açıklama bunun böyle olması gerektiği konusunda ciddi bir referanstır. Aksi durum, AKP iktidarı karşısında dik duruş sergileyen HDP’yi bu nedenle destekleyen kesimlerin sıcak bakışının soğuyacağı anlamına gelecektir.

Bu tarz ve tavır aynı zamanda çözüm sürecinin seçim sürecine endeksli olmadığının da kanıtı olacaktır. Bundan önceki seçim süreçlerinde tanık olduğumuz ‘Çözüm süreci’ taktikleri de boşa çıkarılmış olacaktır. Zaten bu seçimde de uygulanmak istenen böyle bir taktikti. Ancak HDP ve bileşenleri bu konuda bir önceki seçimlerde olduğu gibi bu taktiğin içinde olmadığı için geniş kitlelerin desteğini arkasına aldı.

**

AK Parti, bu taktiğe kanmayan HDP’nin yüzde 10 barajını aştığını görünce saldırılarını yoğunlaştırdı. Yalçın Akdoğan’ın sürekli HDP’yi suçlayıcı açıklamaları da bunun kanıtıdır. HDP’nin yürütülen, mutlaka yürütülmesi gereken sürecin sadece AKP ile sınırlı olmadığını, devlet projesi olduğunu, iktidarda MHP ya da CHP’nin olması halinde onlarla da yürütülebilir olduğunu açıklaması duruma ciddiyet kazandırmıştır.  Bu açıklama, sürecin toplumla birlikte parlamento çatısı altında yürütülebileceğini ortaya koyması açısından da son derece önemli.

Şimdilik, AKP’nin elinden son derece önemli bir kozun alınmış olduğu bir gerçek. HDP’ye karşı yapılan saldırıların temelinde böyle bir kozun AKP’nin elinden alınmış olması yatıyor.