Erdoğan’ın Ak Parti genel Başkanlığı ve Başbakan adayı olarak Davudoğlu’nu anons etmesi malumun ilanıydı aslında. Resmiyete bağlanmış oldu böylece. Davudoğlu’nun tercih edilmesi bazı çevrelerce çok sert bulunan dış politikanın aynen sürdürülmesi, yeni bir anayasa yapılması ve çözüm sürecine kararlılıkla devam edileceğinin göstergesiydi. En önemlisi ise ülkeyi teslim alıp İsrail’in kucağına atmaya çalışan paralel yapıyla mücadeleye devam mesajıydı. Genel hatları ile Davudoğlu ismi, bize bu noktaları çağrıştırdı.2002’den beri Türkiye’nin çağdaş dış politikasını şekillendiren ve tüm dünyada saygıyla anılmasının en önemli etkenlerinden biri olan Davudoğlu, şüphesiz ki Erdoğan’dan sonra bu makamın hakkını verebilecek nadir şahsiyetlerdendir.

       Ahmet Davudoğlu, dünya çapında dış politikada karnından değil açıktan konuşan ve bunu ilke haline getiren iki devlet adamından biridir. Bütün dünya susmuşken Mısır’daki darbe ve kıyım karşısında susmayan, halkının barışçıl protesto gösterilerine katliamla cevap veren ve ülkesini harabeye çeviren, Esed’e cephe alan onurlu bir siyasetin temsilcisidir.

      İsrail’in katliamları karşısında rezilce susan dünyanın tek şerefli haykırışı da ondan ve liderinden gelmiştir. Onun özellikle Ortadoğu coğrafyasında ektiği tohumların çok yakın zamanda meyvelerini vereceğini hep beraber izleyeceğiz. Bu iddiamıza gülüp geçenlere o gün geldiğinde biz de gülüp geçeceğiz!

       Özetle Davudoğlu’nun başbakan olmasını içine sindiremeyen içerideki ve dışarıdaki unsurlar kendileri açısından son derece haklıdırlar! Çünkü karşılarında gerçekten stratejik derinlik sahibi bilge, ferasetli ve kararlı bir dava adamı bulunmakta.

    O başbakan olacak diye ağlaşanlar çatacak kapı arıyorlarsa eğer;  adres vereyim  ‘367 krizi ve 27 Nisan muhtırası olmasaydı siyaseti bırakıp Üniversiteye dönecektim’ diyor kendisi…

  Son olarak hitabetinden ve halkla iletişim kurma yeteneğinden kuşku duyanlar varsa eğer, Arakan’daki hitabına baksınlar. Kendisini tanımayan ve şaşkın şaşkın bakan kalabalığı sadece bir sözcükle coşturmasını bilecek kadar usta bir konuşmacıdır. Sadece bir sözcük: Esselamü Aleyküm!