Ajan..
Gözünde yaş, elinde evladının fotoğrafı ile bir köşede çaresizce bekleyen analara yapılacak en büyük haksızlık, incitici ve kırıcı bir ithamdır Ajanlık yaftalaması. Yolumuza taş koyan, işimize gelmeyen, sevmediğimiz mahkûm etmek istediğimiz kim varsa yaftalamak için sığınılan bir limandır. 30 yıl boyunca akan onca kan ve gözyaşından sonra nasıl ki evladı dağ başlarında karakol baskınlarında veya yol kenarlarında patlayan mayınlarla ölen asker analarından bir tanesi artık ‘vatan sağ olsun’ demeyeceğim diye feryat edip bir ‘devrim’in meşalesini yaktıysa bugünde evladı dağ’a çıkan Kürt anaları aynısını yapıyor.
Kürt anaları oluşan ışıklı barış ortamının bu şekilde karartılmasının yanlışlığına parmak basarak aslında Kürt siyasetine yaptığı tarihi hatadan dönmesi için de bir fırsat sunuyor. Aynı zamanda örgüt ve siyasetteki temsilcileri şunu herkesten iyi bilmeliydi. Oysa bu çocukların çıktığı dağ macerasının sonunda ne elde edildiyse bundan sonra da aynısını elde edebilirler, o zaman bu ısrar niye?
Sanırım kendimizi 14-15 yaşındaki çocukları dağ’a giden annelerin yerine koymayı öğrendiğimiz zaman bu sorunlarında üstesinden geleceğiz diye düşünüyorum.
Provokatör!
Asıl amaçları soma faciası ile buldukları malzemeyi sokak eylemleri ile sürdürerek gezinin yıldönümüne kadar ortamı iyice ısıtmaktı. Gerisi kendiliğinden gelecekti. Evdeki hesap buydu ama görünen o ki, çarşıya uymamıştı!
Bütün ülke daha büyük ses getiren eylemler beklerken tam tersine son derece sönük 300-500 ‘marjinal’ örgüt üyesinin sokak eylemlerine şahit olduk. Bunda güvenlik tedbirlerinin üst düzeyde olması kadar Kürtlerin ‘kullanıldıklarının’ farkına varıp eylemlere destek vermemesinin de payı var elbette. Hatırlayın; Mısır’daki eylemlerde bir günde 3 bin 500 insan katledilirken, yarım saat yayın yapan CNN, gezi olaylarını 24 canlı yayınlamıştı. Suriye ve Mısır’daki katliamlarda sesini çıkartmayan Batı, Türkiye’deki gezi eylemleri için sürekli ‘Endişeliyiz’ mesajları yollamıştı. Bu eylemlerin küresel bir tezgâh olarak Türkiye’nin büyümesinin önüne geçmek, barış sürecini bitirmek, Orta doğu ile ilişkilerini zayıflatmak adına yapıldığını bilmemek için kör-sağır ve dilsiz olmak gerekiyordu. Yaşanan bu süreçte insanlarımız işin iç yüzünü kavramış olacak ki, korkulan olmadı ve ülkemiz bir Ukrayna, bir Mısır olmak riskinden iyice uzaklaştı.
Özetle; Beyaz Türkler bir kez daha kaybetti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.