Seçim süreci ve Lice olayı
HÜDA-PAR’IN seçim sürecine dâhil olmasıyla birlikte bazı kaygılarımız vardı, ancak demokratik siyaset arenasında yapacakları çalışmalarla bu kaygılarımızın giderilebileceği intibası oluşmuştu. Kürt coğrafyasında bir dönem çatışmaların bir tarafı olan ve genel olarak tepki toplayan bir yapılanmanın devamı olarak algılanan HÜDA-PAR, ilk deneyimi olan siyaset sahnesinde galiba kendini gözden geçirmesi gerekiyor.
HÜDA-PAR’ın seçim çalışmalarında kendisine rakip olarak BDP’yi hedef tahtasına koymaması seçimin selameti açısından son derece önemlidir. Batman’da BDP’ye yakın bir kişinin öldürülmesiyle başlayan gerginliğin sağduyuyla bertaraf edilmesinin ardından durum sakinleşmişken, Lice’de son derece provokasyon kokan olayın meydana gelmiş olması yeniden bir kaygıya neden oldu.
BDP seçim pratiği olan bir parti. Bu nedenle bu tür ortamlarda duruma uygun pozisyon alma refleksine sahip. Provokatif ortamların ortadan kaldırılması için tabanını bir şekilde ikna etmeyi başarıyor.
Şimdilik HÜDA-Par için bunu söylememiz pek mümkün görünmüyor. Çünkü bu denli legal siyaset pratikleri söz konusu değil. Kürt bölgelerinde varlıklarının pekişmesine dönük bir rota izliyorlar. Siyaset yaparken demokratik yol ve yöntemler izlenmediği takdirde böyle bir varlığın pekişme şartları da söz konusu olamaz. Aynı şey BDP ve tabanı içinde geçerlidir. BDP, uzun süreli legal siyaset pratiğiyle parlamento deneyimiyle sağduyu reflekslerini kısa sürede hayata geçirebiliyor.
Bu kısa analizlerden sonra, bundan sonraki süreç içinde bir değerlendirmeye ihtiyaç olduğu kanısındayım. Ortadoğu’daki gelişmeleri ve yeniden dizayn çalışmalarını, El-Kaide bağlantılı hareketleri, IŞİD yapılanmasını da içinde barındıran bir değerlendirmeyi, Türkiye’de Kürt coğrafyasında başlayan seçim süreciyle buluşturduğumuzda; Bu süreçte seçime girecek partiler ve bu partilere mensup tabanın mutlaka kendini gözden geçirmesi gerekiyor.
1990’lı yılların illegal mantığıyla, legal bir ortamda seçim trafiği yönetmenin artık mümkün olmadığına vurgu yapmakta yarar var. HÜDA-PAR’ın bu nedenle ilk seçim pratiğinde ciddi bir sınava ihtiyacı var.
Genel algıyı onlarında kavraması gerekir.
Nedir bu genel algı; Ankara’daki krizin Kürtlere ve Kürt coğrafyasına havale etmek gibi bir zeminin hazırlandığı algısı var. HÜDA-PAR’ında, BDP’nin de bu algıyı veya hazırlanmak istendiği iddia edilen zemini boşa çıkarması gerekir.
Daha önce tanığı olduğumuz bir oyunun, bir senaryonun Diyarbakır’da yeniden sahnelenmesine hep birlikte, sağduyu ile izin vermemeliyiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.