Çözümsüz çözüm süreçleri!
Olmadı, sil baştan!
Niyet iyi olmadığı için sürekli ‘sil baştan’ yöntemsizliğiyle çözümsüzlüğü işaret eden ‘çözüm’ arayışını dayatıyor AKP iktidarı.
Nereye kadar?
Ne zamana kadar?
Demokratik açılım!
Çözüm süreci!
Milli Birlik Kardeşlik Süreci!
Şimdi de;
Birlik Huzur ve Demokrasi Süreci
Huzur ve Güven Paketi
5 yılda 5 ayrı isim altında tek sorun ile ilgili 5 ayrı yöntem.
Olmadı, sil baştan!
‘Amaca ulaşmak için her şey mubahtır’ anlayışının zirve yaptığı bir yönetim biçiminin mağdurları olmaya devam ediyoruz.
Toplumsal hiçbir yararı yok bu yönetim biçiminin
Onların ‘Yüreğinin götürdüğü yere’ doğru kayan bir ülke ve yurttaşları olarak ‘acziyetimizi kutsadığımız’ sürece kendi yüreğimizin bizi götüreceği güzergâhın yönünü bulmakta epey zorlanacağız gibi görünüyor.
Paket, açılım, süreç safsataları ile bir parmak bile değil, yarım parmak bal ile ağız tatlandıran iktidarın dümen suyuna kapılmış gidiyoruz.
Çatışmaların olduğu bölgeleri işaret ederek,
‘İhya ve inşa edeceğiz’ diyorlar.
Neyi ihya ve inşa edeceksiniz?
Yanlış anlaşılmasın..
Yakılan/yıkılan yerleri inşa, mağdurları ihya etmek gibi görünse de, özünde kurandaki ihya ve inşa tabirine denk gelen bir durumdan söz etmek istediklerini gözden kaçırmamak gerekiyor. Toplumun tamamının İslamlaştırılması yönündeki ihya ve inşa mantığını satır aralarında yakalamak mümkün. Ortadoğu’nun siyasal İslam yaklaşımlarının tezahürünün bir sonucu olarak Türkiye toplumunu ‘ihya’ ve ‘inşa’ etmek gibi bir rolün sahneye konulmak istendiği sonucunu görmek gerekiyor. Savaş mantığı üzerinden mezhepçi bir anlayışın hâkim kılınmak istendiğini uygulanan politikalardan analiz etmek mümkün. Kuranda söz edilen ihya ve inşa ile bunların ihya ve inşa anlayışı çok farklı.
O nedenle;
Biz, ‘Demokrasi’ diyoruz.
Siz, varın ‘İhya ve inşa süreci’ deyin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.