Diş abse yapınca evde dinlenmek gibi bir zorunluluk oldu.

Diş ağrısı, çeken açısından ne anlama geliyor?

Çekmeyen tarafından bilinmez.

Bıçak yarasından daha ağırdır.

Çeken bilir.

Yan gel yat gibi bir duruma da zemin yaratmış olması da ayrıca değerlendirilmesi gereken bir atmosfer.

Ben de değerlendiriyorum zaten.

Medyayı daha yakından takip ediyorum.

Bu arada Abdullah Öcalan’ın ‘Kürt Sorunu Demokratik Ulus Çözümü’ kitabını okuyorum. 30 yıllık süreç ile ilgili hafızalarımızın hatırlama biçimlerine hitap eden bir kitap. Genel bilimsel değerlendirmelerin dışında kalan bölümler hafızalarımızın tazelenmesine yardımcı oluyor.

Gözlerimizin önünde yürüyen 30 yıllık süreci görsel olarak takip ettik. Bir kısmının içeriğini biliyor olabiliriz, ancak büyük bölümünde içeriğe hâkim olamadığımız da bir gerçek. Birinci ve en yetkili ağızdan bir anlamda giriş-gelişme-sonuç olarak değerlendirebileceğimiz, ayrıca bildiklerimizi teyit eden, tahminlerimize, acaba dediklerimize açıklık getiren bir kitap.

Okumaya devam ediyorum.

Daha önce duyduğumuz, bildiğimiz kopuk bilgiler kitapta daha derli toplu.

Bizim kuşağı ve bizden sonraki kuşağı birinci derece de ilgilendirdiği için derli toplu olması önemli.

**

İmralı-Kandil-MİT-Hükümet-Müzakere heyetinin karşılığı olan çözüm sürecinin nereye doğru evirileceğini kitap ile ilgili okumaların içeriğinden çıkarsamaya çalışıyorum. Gerilla savaşının Türkiye ile ilgili olan kısmının sona erdirilmesi konusundaki beklentilerin karşılıklı nasıl bir aşamaya geleceğini düşünürken, MİT müsteşarı Hakan Fidan’ın Milletvekili olmak üzere kurumundan istifa ettiği haberlerinin yarattığı tartışmayı Kürt meselesinin bir parçası olarak değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum.

**

Okuduğum kitabın içeriği ile buluşturmaya çalışıyorum gelişmeleri.

Sorular doğal olarak çoğalıyor.

Müzakere ve çözüm süreci ile ilgili ciddi sorumluluk alan Hakan Fidan’ın siyaset kurumuna transferi yürüyen ya da yürütüldüğü söylenen süreç açısından bir boşluğa neden olur mu olmaz mı?

Yürütülen müzakere sürecinin bir tarafındaki en güvenilir isim olarak algıladığımız Hakan Fidan istifa sürecinden sonra resmi bir sıfatı olmamasına rağmen müzakere heyetinin bir tarafı olarak katkılarını sürdürecek mi?

Teknik olarak bu mümkün olmamakla birlikte, duruma en hâkim bürokrat olarak devam eden/edecek olan görüşmelerin bir parçası olarak kalabilir.

Ya da duruma müdahilliği 7 Haziran seçimlerine kadar askıya alınmış olabilir.

Dedim ya; soru çok.

İki alternatif tartışılıyor Hakan fidan için

Birincisi; Başbakan yardımcılığı ve Dış işleri Bakanlığı

İkincisi; Başbakanlık koltuğu senaryosu

İki alternatifte mümkünler içinde

Taraflar birbirine samimiyse, başbakanlık koltuğu çözüm sürecinin nihai evreye vardırılması açısından şimdilik çok ehven görünüyor.

Ortada bu anlamda karşılıklı bir anlaşma var mı yok mu?

Bunu bilmiyoruz.

Ancak, üst düzey politik manevraların söz konusu olduğu yönündeki kokuların ince sızıntıları burun deliklerimize, kulaklarımıza bir şeyler fısıldar gibi.

Bunlar benim açımdan şimdilik öngörü.

Kafamdan geçenleri paylaşmak istedim.