Acı reçete
Sebepler ve nedenler farklı olsada, ülkeler bazen sıkıntılı dönemler yaşayabilir, ekonomik tedbirler, kemer sıkma veya acı reçeteler uygulayabilirler.
Komünist bir ülkede; mülkiyet hakki olmadığından, kişisel gelirler de yoktur. Her şey devlet içindir.
Ekonomik krizler devleti ilgilendirir. Vatandaşın hayat standartları olumsuz yönde etkilenir.
Sosyalist ülkeler; temel ihtiyaçlar için azda olsa mülkiyet hakki vardır.
Ekonomik krizlerde en fazla etkiyi halk görür.
Kapitalist ülkelerde; devletin gelirleri zenginler tarafından bölüşülür. Borclar ve kırizler halka ödetilir.
Peki islâmiyet bu konuda ne diyor?
Zekat, sadaka, komuşu, akraba... Allah rızası, sadaka-i cariye... ve benzeri ad altindan mükafatı ahirette olma koşuluyla Zenginden alınıp fakire vermekle, ekonomik krizin yükü zenginlere pay edilir.
Bakara 254 ayet:
Ey iman edenler! Hiçbir alışverişin, hiçbir dostluğun ve hiçbir şefaatın olmadığı kıyamet günü gelmeden önce size rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayin. İnkar edenler ise zalimlerin ta kendileridir. (Diy. Meal)
Merada otlayan keçileri ile ilgilenen Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve selleme adamin biri gelir ve bir kaç keçi ister.
Bunun üzerine Hz. Peygamber (sas) tüm keçileri verir. Sürüyü alıp kabilesine giden adam:
- Hepiniz müslüman olunuz Muhammad sallallahu aleyhi ve sellem o kadar cömert ki, fakirlikten hiç korkmuyor.
Hz. Ömer (ra) "Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem bizlere sadaka vermemizi emr etti. O sıralar oldukça zengindim. Ebu Bekiri geçeceğimi düşündüm ve malımın yarısını getirdim.
Hz Peygamber(as) "Aile efradina bir şey bıraktın mi?" Ben "Yarısını bıraktım dedim."
Hz. Ebu Bekir'de malıni getirmişti. Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem "Aile efradina ne bıraktin?" O da "Allah'ı ve Onun Resûlünü bıraktım." (Ebu Davud) Malının tamamını getirmisti.
Hz Osman(ra) cömertliği dillere destan.
Kıtlık döneminde Medineye getirdiği büyük bir kervanı halka dağıtmış ekonomik krizi önlemişti.
Hz. Hatice annemiz Mekke'nin sayılı zengillerinden idi. Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellemle evlendikten sonra tüm mal varlığını ihtiyaç sahilberine vermişti.
Ülkemiz; halki müslüman olsa da islâm'i bir devleti değildir.
Lâik demokratik Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı... bir devlet.
Ekonomik olarak da kapitalist bir ülkeyiz. Onun için, ekinomik krizlerde aci receteler zenginlere fature edilmez.
Ebu Hureyre (ra) rivayetle Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem:
"Ben sizin için fakirlikten degil, mal çoğaltma yarışından korkuyorum. Ben sizin hata yapmanızdan değil, kötülüğü kasten yapmanızdan korkuyorum.(cemiüssağir)
Selam ve dua ile.
Fatih Yokuş
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.