Topyekûn yorgunuz!
Herkes yorgun!
Kürtler, PKK yorgunu!
Türkiye, iktidar yorgunu!
80 milyonun tamamı olmasa da tamamına yakını mutsuz ve beyin yorgunu.
Bilmediğimiz, anlamadığımız bir dilden konuşuluyor, olan biteni anlamakta cidden zorluklar yaşıyoruz. TV ekranlarındaki cahil profesör ve gazeteciler kendilerinde menkul olmayan aklı dağıtmaya çalışıyorlar bizlere.
**
Savaş mı, barış mı, operasyon mu, harekât mı, bir türlü çözemediğimiz bir yorgunluk ve ağırlık çöktü üzerimize ki, durumu nasıl yorumlayacağımızı da bilemiyoruz. Şeker, tansiyon, kolesterol üçlüsü bünyeyi ve kafayı kontrol altına almış, hareketsiz bırakmış gibi, birbirimize anlamsız ifadelerle bakıyoruz.
Türkiye’nin muhatapları uluslararası kamuoyu mu, devletler mi, terör örgütleri mi? Ortadoğu işte, akşamdan sabaha değişen sabun köpüğü politikalarıyla ünlü bir coğrafya. Kimin eli kimin cebinde belli değildir, olsa zaten bu kadar sorun ve ayak oyunlarına tanıklık etmezdik.
**
DAİŞ denen sapıklar örgütünün militan ve kadroları Dünya devletlerinin ortak düşmanıydı, yok edilmeleri konusunda herkesin ortaklaştığı bir süreçten şimdi her birinin ülkelerinde yargılanmaları gibi bir sürece evirildik. Ortaya çıktıkları/çıkarıldıkları andan itibaren sadece Kürtlere yönelik saldırılar gerçekleştiren bu katil ordusunun Suriye’de tutuklu bulundukları cezaevlerinden Kürtler tarafından serbest bırakıldıkları iddiaları doğruysa eğer, Suriye’deki son gelişmeleri bir kez daha topyekûn gözden geçirmek gerekir, müdahil devletler ve bilumum örgütlerde irdelenerek!
**
Cidden yorgunuz, çok yordunuz, yormaya da devam ediyorsunuz.
Sözüm, yönetenlere, yönetiyorum diyenlere, hatta yöneteceğim diyenlere, yani bizim mahalleye de.
2020’nin ortası ya da sonu bir seçime işaret ediyor.
Bunun adı çok erken, erken baskın seçim de olabilir.
Bu yorgunluktan, mutsuzluktan, umutsuzluktan kurtulmanın tek yolu iktidarın sandıktan evine yolcu edilmesidir. Başta Cumhuriyet Halk Partisi olmak üzere diğer muhalif parti ve gruplar bu konuya ne kadar hazır haldeler doğrusu buna şu an net ifadeler kullanmak pek mümkün değil. Ancak, CHP’nin kadrolarıyla kendisini hazır tutmak gibi bir sorumluluk altında olduğunu net ifade etmek gerekir.
İktidar devralınacaksa, CHP’nin mevcut kadrolarını, yeni kadrolarını, kazanılmış belediyelerin bulunduğu kentlerdeki örgütleri, hatta Türkiye genelinde bütün örgütleri gözden geçirmenin tam da zamanıdır, varsa sıkıntılar bir an önce giderilmelidir. En önemlisi de CHP yerel medya ile çok sıkı bağlar kurmalı ve bunu geliştirmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.