Nerden bakarsanız 40 yıllık arkadaşım.

Deli-dolu.

Dobra dobra

Lafını da Allah var, hiç sakınmaz.

Onun için bir şey varsa vardır, yoksa yoktur.

Arkadaşlığımız liseli yıllara tekabül eder.

O yıllardaki Feride neyse 2014’teki Feride o.

Avukat Feride Lâçin’den söz ediyorum.

Kadim dost, kadim arkadaş tarifine uygun bir şahsiyet o.

Dün karşılaştım Şeyh Sait (Dağkapı) meydanında avukat arkadaşlarıyla yolda yürürken. Sormadım ama büyük ihtimal Onur ocak başından kebap yâda kemikli yemekten dönüyorlardı diye düşünüyorum.

Tecrübeye dayalı bir tahmin.

Neden derseniz;

Daha önce beni de oraya davet ettikleri için.

Neyse, bugün ‘evet’ yâda ‘hayır’ diye teyit ederler.

Feride bu, ayaküstü patlatıyor bombayı.

‘Baro başkanlığına adayım, yaz’ diye.

‘Seçim ne zaman’ diye soruyorum,

‘Boş ver seçim tarihini, adayım işte, erken, atlatma haber verdim sana ilk ağızdan’ diye yanıtlıyor. Sonra ‘Diyarbakır’ın ve bölgenin her yerinde Mülteci kaynıyor, Baro’nun mültecilerle ilgili komisyonu yok, biliyor musun’ diye başkan adaylığı ile ilgili ilk muhalefet şerhini de koyuyor

Ayrılırken ‘okuyayım adaylık yazımı’ diye son uyarıyı da yapınca, gırgırına, ayaküstü dedikodu haberi olmadığı birinci ağızdan teyit edilmiş oldu.

Biraz habercilikten dolayı, sonra 40 yıllık dostluk, arkadaşlık, en önemlisi de bir iki gün içinde telefon açıp ‘Niye yazmadım oğlum’ deme ihtimalini de ortadan kaldırmak üzere yazıyorum, Feride Laçin’in baro başkanlığına adaylığını duyuruyorum.

Feride böyledir işte.

Tanıyanlar zaten bilirler.

Öyle kapalı kapılar ardında, saman altından su yürütmek gibi marifetlere mazhar bir kişilik değil. 

Kapalı devre kulis işlerinden anlamaz, yapmaz.

Yapacağı bir şey varsa, işte böyle Dağkapı meydanında, herkesin içinde, herkesin duyacağı şekilde, kendine özgü ses tonuyla duyuru yapmaktan çekinmez.

Türkiye Barolar birliğine hayırlı olsun!

Çekecekleri var, bizden söylemesi.