Aydın Altaç

Aydın Altaç

REFERANDUMA GİDERKEN

REFERANDUMA GİDERKEN

 

 

Anayasa değişiklik paketi Meclis genel kurulunda referanduma gidecek sayıyı bularak kabul edildi. Şimdi meclisten geçen paketin asıl muhataplarına yani halka sunulması aşamasına geçilmiş oldu. Halkın tercihi nihayi karardır. Bu hali ile yani meclis kararı ile uygulama imkanı bulamayan değişiklikler halkın tercihleri sonucu ya kabul görecek ya da red olacaktır. Her değişiklik yeni tartışmaları beraberinde getirir. Bu nedenle tartışmalara takılmadan paketin getirileri ve götürüleri hakkında halkı aydınlatmak, değişikliklerle neyin amaçlandığının anlatılması önemlidir. Parlamenter sistemin sorun yaratan uygulamalarını ortadan kaldırma niyetine taşıyan ve Başbakanlık uygulamasını aradan çıkararak partili devlet başkanı uygulamasını içeren yeni düzenleme ile Türkiye'yi yönetecek hükümete hızlı karar alarak uygulamaya koyma fırsatını verecek sistemden kimsenin korkmaması gerekir. Bu uygulama hakkında yapılacak dezenformasyona da kapılmamamız gerekir. Çünkü partili devlet başkanı uygulamasına yabancı değiliz. Cumhuriyetin ilk yıllarında dönemin yöneticileri CHP'de hem siyaset yapan hem de devleti yöneten yöneticilerdir. Yakın tarihte rahmetli Turgut ÖZAL,Süleyman Demirel,Abdullah GÜL ve Recep Tayyip ERDOĞAN,siyasi partili olan ve Cumhurbaşkanı seçilen şahsiyetlerdir. Hiç kimse bu şahsiyetlerin Cumhurbaşkanı seçildikten sonra partileri ile ilişkilerinin tamamen sona erdiğini söyleyemeyeceği gibi böyle bir durumu beklemeleri de doğru değildir. Cumhuriyet tarihi boyunca da siyasi kanaldan gelmeyen tek cumhurbaşkanının Ahmet Necdet SEZER olarak kabul edersek ( ki kendisini de dönemin partileri önermişlerdi)partili cumhurbaşkanı olmayan kimsenin olmadığını görmüş olacağız. 2014 yılında yapılan Cumhurbaşkanı seçiminde tüm adaylar siyasi partiler adına ortaya çıkmış ve seçimin galibi AK Parti adayı sayın ERDOĞAN olmuştu. Bu nedenle partili cumhurbaşkanı etrafında yapılan tartışmaların doğru zeminde yapılmadığı gibi sayın ERDOĞAN'ın ismi etrafında yapılan tartışmaların siyasi saiklerle yapıldığını düşünüyorum. Kaldı ki halk olarak bizim için cumhurbaşkanının partili olması veya olmamasından ziyade görevi süresince icraatları ve kazandırdıkları ilgilendirir. 2000 ile yıllarda anayasa kitapçığını Başbakan'a fırlatarak bir gecede  % 30-40 fakirleşmeye neden olan ,askerlerin tabiri caizse hüt dediğinde koltuğunu terk eden partili olmayan Cumhurbaşkanları yerine gerektiğinde 15 temmuz gibi tank,top,uçaklarla yapılmak istenen darbe girişimlerine direnebilen ,gerektiğinde  İMF'ye yok diyebilen,gerektiğinde küresel aktörlere teslim olmayan,ülkenin değerlerine sahip çıkan partili cumhurbaşkanını tercih ederim. Ayrıca bir partinin siyasi desteğini arkasında hisseden bir cumhurbaşkanının daha özgüvenle hareket edeceğini kabul etmemiz gerekir. Şahsi olarak,ülkenin siyasi karar alma mekanizmalarının hızlı ve özgüvenle yapıldığında sonuçlarının da ülke ve millet menfaatlarına daha çok hizmet edeceğini özellikle belirtiyorum. Son olarak ta zihinsel ve düşünsel olarak tüm vesayetçi anlayışların son bulması için yapılacak referandumda kararımın EVET olacağını şimdiden belirtebilirim.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aydın Altaç Arşivi
SON YAZILAR