Dinde dahi zorlama yokken ibadette zorlama nasıl olabilir?

Salih cemaatler bir çok hayıra vesile olur. Ancak onlar bile denetime tabi olmalı, beş parmağın beşi bir değil, dahilde bazen çürükler olabiliyor.

Cemaat evlerinde, yurtlarında kalan bir gence tebliğ yapılır, ancak zorlanamaz. Onu zorlamakla maddi ve manevi intiharına sebeb olabilirsin, böyle bir şeye neden olduktan sonra istediğin kadar ibadet et, bu kul hakkından kurtulamazsın.

Oysa sadece tebliğ yapsan, zorlamasan, sana tabi olmasa bile nezaketini, huşuna şahid olur, onu tam kazanamazsan bile tam kaybetmezsin.

Din taciri yobazlar, cahil sofiler yüzünden nice genç hakikatten korktu, uzaklaştı, bu vebalden sonra hafız olsan ne yazar, hacı olsan neye yarar?

Dinimiz hakikattir, zorlama olmaz, dinimiz kolaylık dinidir. İnsanlığı hakikatten uzaklaştıran münafıklardan, sahtekarlardan, cahil yobazlardan uzağız, Rabbimiz şahid olsun, onlar bizden değildir, ırkçılık yapan sözde dindarlar da bizden değildir.

Hakiki müminlere selam olsun, İslam diyerek kendi kötülüğünü yaymayan, İslam diyerek sahiden İslam'a tabi olan, İslam sınırlarının dışına çıkmayan, merhametli evliye gönüllere bin selam olsun.

Yunus Emre'yi, Muhammed Celalleddin'i bu çağda daha iyi anladım. Molla Kasımlar her yerde, bitmiyor, yazıklar olsun. 

Said Nursi hazretlerini çok severim, Diyarbakır'daki Nur cemaatini de severim, lakin mesela bir dönem İstanbul'da risale okuyan bir cemaatte kısa dönem kalmıştım, büyüklerinin gözüne girmek için gençleri biraz da olsa zorlayan birkaç çürüğe şahid olmuştum. Özellikle Nur cemaatleri yani meşveret bu konuda hassas olmalı, zira Said Nursi üstadımız zinhar kimseyi zorlamaz, kimseye bir şey dayatmazdı, öyle ki zorlayıcı ve dayatıcı siyasetten bile uzaktı, Said Nursi hazretlerine zulmeden zalimlerden bir farkı yok gençleri zorlayan hırslı yobazların! Eğer nur cemaatiyim diyerek yanlış işlerde bulunanlar varsa meşveret bunların ipliğini de daima pazara çıkarmalı... 

FETÖ gibi Said Nursi hazretlerinin adını kullanarak yanlış işler yapanların yanına bırakmasın Rabbimiz, üstad ne güzel müceddid ki, inşallah milyonlarca iyi kalbe vesile olurken, vefatından sonra bile çilesi bitmiyor, mezar vakası bir yana adından nemalanmak isteyen sahteler olabiliyor, bitmiyor.

Diyarbakır şehrimizde meşveretin evlerindeki dini sohbetlerde, hakiki islami eğitimlerde geçti çocukluğum, bir gün bile ibadette zorlama veya dayatma görmedim, nice gencin başarısına, okul derslerine de vesile olduklarını gördüm, sadece Risale okuyun diyorlar sözü de yalan, müslümanların gelişimi için çırpınıyorlar, bir gün bile kimseyi incitmediler, şahid olsam orada durmazdım, hatta tasavvuf ufkumuz dahi o sohbet halkalarıyla başladı, her şehri her Nur cemaatini bilemem ancak buradaki meşveret üstada layıktı.

İktidarın da mesuliyeti var, gerekli merciler tüm cemaat yurtlarını denetlemeli, gençlerin şikayet ve isteklerini dinlemeli, cemaat yurtları sistemini rayına oturtmalı.

İslam barış dinidir, İslam diriltmek içindir, yaşatmak için yeşertmek içindir, İslam diyen bir cemaatte bir genç zorlandığı için intihar ediyorsa vay mesullerin haline, vebaldir yağan üstlerine...

Bir an evvel cemaat ve tarikat meselesinde kalıcı çözümler oluşturulmalı.