Barış, kardeşlik, birlikte yaşam, süreç, çözüm gibi bütün kelimeleri bir arada kullandığımız bir dönemin içindeyiz. Bu kelimelerin tümünü geçmişte böyle umutlu bir dönemin başlaması için kullananlar vardı, onlar şimdi aramızda değiller. Onların nerede olduklarını da bilmiyoruz. Karanlık bir dönemin karanlık adamları onları alıp karanlıklara gömdü.

Kim/kimler aldı onları, hangi yöntemle nasıl yok ettiler bilmiyoruz. Onlar Kürt halkının, Türkiye halklarının kayıpları oldu. Anneleri, babaları, eşleri, çocukları, kardeşleri vardı. Anne-babaları yaşlandı, eşler babasız çocuklarını babalarının kayboluş hikâyeleriyle büyüttü.

Onlar uzun zamandır hep birlikte kaybedilen yakınlarının akıbetini soruyor.

Bıkmadan, usanmadan tam 287 haftadır kaybedilen yakınlarının fotoğraflarını Dünya ve Türkiye kamuoyuna göstererek, onların hikâyelerini anlatıyorlar.

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları “Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın” sloganıyla her hafta koşu yolu parkı yaşam hakkı anıtı önünde toplanıp seslerini duyurmaya çalışıyorlar.  Eylem 287 haftadır devam ediyor. Kayıp yakınları, kayıplarının akıbetini Koşu yolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde toplanarak soruyorlar. Bugün 288’inci hafta olacak.

Çoğunun yakınları gözlerinin önünde, ellerinin içinden alınıp götürüldü. Şimdi ‘neredeler’ diye soruyorlar. Bir yere gömüldüyseler, gömüldükleri yerlerin tespit edilmesi, bulunabilirse kemiklerine ulaşmak. Bunları yapabilmesi içinde o dönemin sorumlularının ve faillerinin ortaya çıkarılması gerekiyor. En önemlisi de o dönemin sorumlularından, faillerinden yaptıklarının hesabının sorulması, insanlık adına yargılanmalarıdır. Kayıp yakınlarının haklı talepleri her hafta Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde dile geliyor.

Bu haklı talep tam 287 haftadır dile getirilmesine rağmen, çözüm süreci yürüttüklerini söyleyenler tarafından her nedense dikkate alınmadılar. Sorun çözdüklerini söyleyenler, ‘12 Eylülü yargılıyoruz’ diyenler bu kapsamda değerlendirilmesi gereken kayıplar konusunda ailelerle bir tek görüşme dahi yapmadı. Zaten böyle bir görüşme yapılsa, ciddi bir çalışma olsa, adım atılsa,  kayıp yakınlarının oturma eylemi 287 haftada ifadesini bulmazdı. Onlar bıkmadan, usanmadan yakınlarının akıbetini sormaya devam ediyor.

Kayıp yakınlarının İHD ile birlikte gerçekleştirdiği oturma eylemlerinde güncel konular gündeme getiriliyor, yapılan açıklamaların ardından aileler, yakınlarının kaybediliş hikâyesini anlatıyor. Aileler, kaybediliş hikâyelerini anlatıyor anlatmasına da, yetkililerde olduğu gibi kamuoyunda da pek karşılık görmüyor.

Bugün yine toplanacaklar, çocuklarının, yakınlarının akıbetini soracaklar.

Bugün yine bir muhatapları olmayacak.

Sosyal, adil devlet bu olsa gerek!