Recep Tayyip Erdoğan’ın kaybettiği tek seçim 1989 Mart ayında gerçekleşen yerel seçimlerdir. Beyoğlu Belediye Başkan Adayı olarak yüzde 6’lık oy oranı ile kaybedilen bu seçimin kazananı SHP idi. Toplamda 39 belediye kazanılırken, bunların içinde Ankara, İstanbul, İzmir gibi Büyükşehirlerde vardı. Asıl kaybeden ise; güçlü iktidar ANAP oldu. O güne kadar yüzde 36-45 arasında seyreden ANAP’ın oy oranı bir anda umulmadık bir şekilde yüzde 21’lere kadar düştü.

Yani, işin özeti; güçlü iktidarlarında bir sonu var.

Dünyadaki örneklerini de incelediğimizde siyaset arenasında umutsuzluğa yer olmadığı, en güçlünün de umulmadık bir anda kaybetmesinin mümkün olduğunu görebiliriz. En güçlü karizmaların yerel seçim sonuçlarıyla yerle bir olduğu gerçeği Türk siyasi tarihinde yaşanmış örneklerdir. O dönem ANAP’ın da en güçlü olduğu, burunlarından kıl aldırmadıkları, şımarıklıkların tavan yaptığı bir dönemdi, yurttaşlar bu şımarıklığın hesabını sordu, 3 büyük il ile birlikte 39 belediyeyi SHP çatısına kazandırdı. Daha sonra kaybedilenlerin analizini buradan azade tutarak, güçlü iktidarlar nezdinde bugün ülkede yaşananları masaya yatırdığımızda, 1989’daki güçlü iktidarın gidişinin nedenleri ile bugünkülerin aynı özelliklere sahip olduğunu görmek mümkün.

Aynı benzerlikleri şimdi de yaşıyoruz.

Bu girdaptan kurtulmanın yolu var.

Buluşmak, ortaklaşmak, başarmak mümkün.

1989 seçimlerinde çatı SHP idi, bugün Cumhuriyet Halk Partisidir. 1989’da olduğu gibi tüm siyasi aktörlerin birlikte mücadele vereceği seçimlerden aynı sonuçları çıkarmak, başarmak, güçlü iktidarın hayallerine son vermek mümkündür.

Çünkü güçlü olması gereken devlettir, parti iktidarları değil. Güçlü iktidarlar kendilerini Devlet olarak görmeye başladığında, bu erki şahsileştirdiğinde, kendisi dışındaki herkesi, herkesimi hain, ihanetçi, devlet düşmanı olarak ilan ettiğinde, toplumdaki huzurun dengesini bozmaya başlar. Oysa ki; devlet hepimizindir, ne kadar güçlü olursa olsun iktidarlar gelip geçicidir.

Umudu kırmayacağız.

Demokrasi güçleri ile ortaklaşacağız.

Yerelden genel iktidarın yoluna sağlam zeminde bir daha sökülmeyecek taşlar dizebiliriz. O nedenle; 2019-Mart yerel seçimleri bütün ötekileştirilenler, yok sayılanlar için çok önemli bir fırsattır.