Enerjinin ne olduğunu bilmiyoruz. Bu konuda doyurucu bir bilgi de ortaya konulmuş değil. Her şeyin enerjiden oluştuğunu biliyoruz. Bütün oluşumların anası enerjidir. Enerjiyi anlamaya çalışabilmenin en iyi yolu insandır. Enerjiyi irdeleyip, sorgularken, insanı irdeleyip sorgulamış oluruz. İnsanı ele aldığımızda akla ilk gelen şey, enerji olur. Hem insanın ve hem de enerjinin dili pek bilinmez. Genel sorgulamalar, enerji ve insanın gelişim düzeyini, konumunu ve açığa çıkma durumunu ortaya koymaz.

Enerji Halleri

Enerjiyi, iki türde ele alabiliriz: Bir, ışıyan enerji, iki, karanlık enerji. Işıyan enerjinin altında karanlık enerji, karanlık enerjinin içinden ise ışıyan enerji çıkar. Her iki enerji de iç içe yaşar ve yaşamsallaşır. Dünyanın dönüş döngüleri ise bunları görünür veya görünmez kılar. Gece ve gündüz terimleri bu hareketliliğin ifadesi olarak anlam kazanır. Gündüzü anlamak daha kolay olurken, geceyi anlamak ve çözmek kolay olmaz. İşte, enerjinin bu iki hali insanı anlatır. İnsanın görünen yüzü, çekiciliği, canlılığı, büyülü hali Işıyan güneş gibi olurken, iç dünyasındaki hareketlilik ise geceyi oluşturan enerji gibi, bilinmeyendir.

Gece Gündüz ve İnsan

Geceyi bilip yaşasak da, geceyi neyin oluşturduğunu bilmeyiz. Gündüzü daha iyi biliriz çünkü gündüzü oluşturan güneş ışınlarını görür ve izleriz. Bir dönem, bu da sırlıydı. Sırlı olan çok şey vardı. Bunların bilinir olması, büyük sorgulamalar, irdelemeler ve incelemelerle oldu. Ama şunu biliyoruz ki, geceyi oluşturan da bir enerjidir. Karanlık enerji, bunun oluşturucusudur. Karanlık maddeden de bahsedilir. Bunu da pek bilmiyoruz ama gecenin ayrı bir hayranlığı vardır. Geceyi gece yapan içindeki gizemdir. Şafakla doğan aydınlığın sırrı da gecedir. Aydınlığı, bununla tanırız. Dünya sırtını güneşe dönünce gece oluşur. Daha doğru bir ifadeyle gece açığa çıkar. Ne sönen bir güneş var ne de biten ve giden bir gece. Her ikisi de olabildiğince canlı halleriyle hep iç içeler. Dünya, kendi hareketleri ile bunları görünür kılar. Enerjinin hem kara hem de ışık halini görüyor ve yaşarız.

Uzun Kış Gecelerinin Anlatımları

İnsan denildiğinde, uzun kış gecelerindeki masalların çekiciliği akla gelir. Ömürlerinin olgunluğuyla o tatlı nine ve annelerin dillerinden kayan ve tane tane akan sözcüklerin büyülü hali, ışık tutar insana. Enerjiyi, bir parça da olsa, bu anlatımlarla görünür kılabiliriz. O gecelerin enerjisi sarıp sarmalar dinleyen herkesi. Bu gerçek, o an koşullarıyla yaşanır. O anın enerjisi sarar her tarafı. Dinleyenlerin gözleri fal gibi açık, kulakları ise radar kadar keskindir. Bu, enerjinin açığa çıkmış halidir. Dilden dökülen her söz, enerji ve insanı anlatır. Bunlar, enerjinin ve insanın kendisini ifade eder. Sözcükler, anlamın inşa hali olarak, anlatıcının dilinden süzülür geceye. Geceyi sorgularlar. Nedir gece, nasıl oluşur, geceyi de oluşturan bir şey var mıdır. Yoksa naturel bir hal midir?

Devam edecek