Çoklu Bilinçler

Evren ve dünyamızın kapsayıcılığını göz önüne getirdiğimizde, ne kadar çok bilinç, oluşum ve farklılıkla iç içe olduğumuzu görürüz. Her bilinç ve farklılık mucizevidir. Oluşumun mucize halidir. Bu mucizeleri insanla öğreniyoruz. İnsan olmak, mucizeleri bilmek demektir. Böylesine derin ve bilinçli bir potansiyel taşır insan. Bu derinliğe ulaşıp gördükçe ve bunları açığa çıkardıkça, mucizeler görünür olmaya başlar. İnsan olmak, bunları fark etmektir. Bunun da, kendini fark etmekten geçtiği açıktır. İnsan olmak, böyle bir gerçektir. İnsan, kendini bilerek, tanıyarak, evrensel bilmelere uzanabilir. Kendi olmadan, kendini bilmeden, kendi dışındaki bilmeleri ve olmaları bilmek mümkün değildir. Bildiğini sananlar ise simüle edinmiş yaşamları yaşamaktadır. Yani sahte, taklit edilmiş bilmeler ve olmalardır. Oluşumun bozulmuş, yozlaşmış ve yabancılaşmış halidir. Burada, olma ve bilme yoktur. Olma ve bilmelerin olduğu yerde yozlaşma ve yabancılaşma olmaz. Dolayısıyla dünyadaki yapaylaşmış zihniyet ve bu eksenli kimliklere, inançlara baktığımızda bir yozlaşma ve katı bir yabancılaşma görürüz. Yozlaşan ve yabancılaşan insan, her şeyden kopar ve böylesi oluşumlar içinde kalır.

Zihnin Kendisi ve Konumlanması

Zihnin, somut halini zevkler, korkular, niyetler, hasretler, arzular, umutlar, ihtiraslar, kederler, mutluluklar, amaçlar, hedefler ve benzeri olarak görebiliriz. İnsan, bunları tanıdıkça, bildikçe ve gözlemledikçe aşar. Özgür bilinç, insanın kendini tanımasıyla başlar. Özgür zeka, bu yüksek bilinçle, yaşama halidir.

Gerçeğe Kapı Aralamak

Özgür insan, kendini bilerek, kendini oluşturarak, evrensel bilmelere uzanır. Bunun en somut ve görünür hali, kendini bilen insandır. Bu, olabildiğince ender yaşanan bir durumdur. Özgürleşmeyi, insanlaşmayı, yaşamsallaşmayı, toplumsallaşmayı evrensel bütünlük ve zenginlikleri ile yaşamak demektir. Tüm bunlar, pratik sahada, yaşamı kapsayarak gelişir. Evrensel oluşumları, yaşamları tanımanın ve bilmenin yolu buradan geçmektedir. İnsan zihninin, ısrarla buna engel olması ve bu buluşmaları bloke etmesi görülmelidir. Özgür insan gerçekliği, var olma ve varlığı özgür kılma gerçekliğidir. İnsan, kendini var ederek, toplumsallığını oluşturur. Daha özgün haliyle kendi bilinç gerçeğini yaşayarak, özgür varlıklar haline gelerek dünyaya adım atar. Bu edimlere sahip olan, insandır. İnsan tanımının kapsayıcılığı bu denli geniş ve derindir.

Bitti