‘Gazeteciler serbest bırakılsın’
Sistemler sıkıştığında, kendilerini eleştiren, yanlışlarını yazan-çizen aydın, yazar, çizer, gazetecileri devre dışı bırakma gayretleri içine girer. Türkiye’de de böyle bir durumu uzun zamandır yaşıyoruz. Siyasetçi, gazeteci, aydın, yazar, özetle konuşan-yazan herkesi adliye koridorlarıyla, cezaevleriyle tanıştıran bir yönetim anlayışıyla yönetilmeye çalışılıyoruz.
Bunun çok süremeyeceğini biliyoruz.
Sabırla bekliyoruz.
Genel durumumuz bu.
Özelde ise, Diyarbakır’da 7 gün önce gözaltına alınan gazetecileri soruyorum.
Ne zamana kadar gözaltında kalacaklar, bu uzun gözaltı süresi neden?
Bir iki gün içinde ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılacaklarını beklerken, sürenin uzaması, ek süre alınması gibi bir durum ortaya çıkınca sorma gereği duyduk.
Gazeteciler serbest bırakılsın.
Gazetecilik suç değildir.
Dosyada kısıtlılık var, bu nedenle gazetecilerin neyle suçlandıkları konusunda da bir bilgimiz yok.
*
Türkiye ve basın özgürlüğü
Türkiye’nin basın özgürlüğü konusunda dünya devletleri arasındaki yerini merak etmeye gerek yok, 2022 Dünya Basın Özgürlüğü Raporu’nda, toplam 180 ülkenin yer aldığı listede Türkiye’nin bu yılki sırası 149. Yani Türkiye 100 puan üzerinden 41.25 puana sahip. Uganda, Özbekistan, Fas, Cezayir, Birleşik Arap Emirlikleri, Zimbabwe, Somali, Libya, Kolombiya ve Sri Lanka gibi ülkeler basın özgürlüğü açısından Türkiye’den daha iyi durumdaki ülkeler.
Hal böyle iken, basını özgür olmayan bir ülkenin demokrasisinden söz etmemiz mümkün mü?
Elbette ki değil.
Bir ülkede demokrasi ve hukuk güvencesinin gerçek göstergesi basın özgürlüğüdür.
Türkiye’nin demokrasi karnesinin düşüklüğü sadece basın özgürlüğü ile ilgili de değil elbette. Daha büyük resme baktığımızda, siyasetçiye, sendikacıya, işadamına, esnafa, öğretmene, hemen, hemen toplum tüm kesimlerine yönelik anti-demokratik, hukuksuz bir yönelimin olduğunu görebiliyoruz. Böyle olunca da, basın özgürlüğü dışında da Türkiye’nin genel anlamda demokrasi endeksi en alt seviyelerde seyrediyor.
*
Ülkenin eksik demokrasisinden söz etmişken Diyarbakır’ın demokrasi şehidi Tahir Elçi’nin katledilmesi ile ilgili duruşmanın bugün olduğunu hafızaların canlı tutulması açısından hatırlatmak istiyorum. Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 5. Duruşması olacak. Ancak, dava ile ilgili varılmış bir sonuç yok.
Basın özgürlüğümüzle birlikte demokrasimizin eksikliğini de sorgulamaya devam edeceğiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.