Barış elçisi katledildi, buraya kadar mı diyeceğiz?

Elbette ki öyle değil.

Neden-sonuç ilişkisini birileri dikkate almasa da insani sorumluluğumuz gereği tartışmak, konuşmak zorundayız. Defteri/defterleri kapatma konseptine endeksli bir ülke ve o ülkenin yurttaşları olarak sorumluluklarımız var.

İnsani sorumluluk.

Neden Tahir Elçi diyebilecek yüreği ortaya koymak, onu mihenk taşında vuruşturmak gerekiyor.

Ne diyor dizelerinde şair Orhan Kotan;

Nice belalardan vurup çıktı bu yürek
Daha nice belaları göğüsleyecek
Artık namuslu olmak yetmiyor
Namusun mihenk taşında vuruşmak gerek.

O, namusun mihenk taşında vuruşarak gitti.

Ve biz Diyoruz ki;

Neden Tahir Elçi?

Bunun cevabını almak zorundayız.

Devlet, hükümet, PKK

Güçler bunun cevabını bu halka vermeli.

Bu cinayet mutlaka aydınlatılmalı.

Karşılıklı suçlamalarla sağlıklı bir soruşturmanın yürütülmesi, gerekli incelemelerin yapılması, katle sebep delillerin ortaya çıkarılması mümkün görünmüyor gibi.

Neresinden bakarsak bakalım iş karanlık!

İş karışık, herkes zan altında!

Tahir Elçi’nin dışında herkes zanlı!

Taki cinayet aydınlanıncaya kadar.

Herkes çatışma neden o alana çekildi diye soruyor.

Yani Tahir Elçi’nin baro yöneticileri ile basın toplantısı yaptığı alana.

Kurşun yağmuru altında zik-zak çizerek koşan polis katili iki kişi.

Ve baro başkanı ensesinden vurulmuş vaziyette yerde yatıyor.

Çok soru işareti var!

İşte o nedenle bu cinayet mutlaka aydınlatılmalı.

Nasıl aydınlanır bilemiyoruz.

Olay yeri inceleme konusu ise tam bir keşmekeş.

Dün sokağa çıkma yasağı kalktıktan sonra olay yerindeydim.

Olay yeri inceleme numaratörleri sahipsiz, çocuklar toplayıp sokak arasından gözden kayboluyor. İşyerleri tahrip edilmiş, Elçi’nin vurulduğu bölge adeta savaş alanı gibi.

Tahir Elçi’nin dökülen kanı vurulduğu yerde hala duruyor.

Olay yerine giden inceleme ekibine ateş açılıyor.

Bunların nedenlerini soruyoruz.

Mutlaka aydınlanması gereken bu olay nasıl aydınlanacak?

Kamuoyu vicdanı nasıl rahatlayacak/rahatlatılacak?

Bekliyoruz.

Bu defter kapanmasın.