VİDEO - Diyarbakır'ın 'Pera'sı AYM kararıyla kurtuldu

Ramazan YAVUZ-ÖZEL HABER
TİGRİS HABER - Diyarbakır’ın simgelerinden biri olan ve 2010 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Tarihi Eser” olarak tescillenen Dilan Sineması'nın kaderiyle ilgili son noktayı Anayasa Mahkemesi koydu. Tescil kararının kaldırılması için "Dilan" ailesi açtıkları davaların tümünü kaybederken, Diyarbakır Tanıtma, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı (DİTAV) Başkanı Erhan Akalın ise, Dilan Sineması’nın kamulaştırılarak Kültür ve Sanat Merkezi’ne dönüştürülmesinin yerinde bir karar olacağını söyledi.
Diyarbakır’ın Dağ Kapı kesiminde Dilan kardeşlerin girişimiyle Ermeni Mimar Harutyan Sarrafyan tarafından Roma’daki Opera binasının mimari tarzında 1956 yılında yapılan Dilan sineması, Ortadoğu ve Balkanların en büyük sineması özelliğini taşıyordu. Dilan Sineması, Sur içindeki tarihi kiliseler, camiler, hanlar hamamlar gibi kentin adeta simgesi durumunda. Dilan Sineması, 1980’li yıllardan önce doğanların film seyretmek için mutlaka gittiği ve bolca hatıralarının olduğu bir mekân. Aktif olduğu yıllarda kentin en popüler mekânlarından biri olan Dilan Sineması’nda sadece film gösterimi yapılmaz en alt katında ise Bilardo, Langırt, Masa tenisi oynanırmış. O yıllarda Cumhurbaşkanı Senfoni Orkestrası da burada konser verdi. Büyüklüğü ve o yıllara göre kusursuz ses sistemi nedeniylebir çok kültürel etkinlikte düzenleniyormuş. Yani çok amaçlı bir yermiş Dilan Sineması.
DİYARBAKIR'IN 'PERA'SI
Diyarbakırlı yazar Şeyhmus Diken de, “Sırrını Surlarına Fısıldayan Şehir-Diyarbakır” kitabının “Diyarbekir Sinemaları” isimli bölümünde Dilan Sinemasının özelliklerini ayrıntılı şekilde anlatıyor. Dilan Sineması’nın 2200 metrekarelik bir alan üzerinde temelinde 280 ton demir kullanılarak inşa edildiğini, çelik çatısının da dönemin ünlü firmalarından Arşimids tarafından yapıldığını dile getiren yazar Şeyhmus Diken, üç katlı, 1500 kişilik, ses düzeni mükemmel, harika bir sinema olduğunu, yerli ustaların yanında, taş ve tuğla ustalarının Bayburt ve Karadeniz’den, sıvacı ustaları ve boyacıların ise Kayseri’den getirildiğini, sinema perdesinin Türkiye’de 18 metrelik ebadıyla dönemin en büyük perdesi diye anlatıldığını ve Dilan Sinemasının yapıldığı dönem itibariyle tıpkı Beyoğlu’ndaki Pera Palas gibi Diyarbakır’ın Pera’sı olduğunu kaydediyor. 1990’lı yıllara kadar adeta altın çağını yaşayan Dilan Sineması dönüşüm geçirse de 2010 yılında artık iş yapamaz hale geldiği için tamamen kapandı
2010’DA “TARİHİ ESER” OLARAK TESCİLLENDİ
Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki tarihi yapılar gibi kentin simgesi olan Dilan Sineması sahipleri tarafından bir dönem satışa çıkarıldı ancak, daha sonra sinemanın üzerindeki satılık ilanları kaldırıldı. 2010 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından "Tarihi Yapı" olarak tescillendi.
HUKUK MÜCADELESİ KAYBEDİLDİ
Tigris Haber’e Mahkeme süreciyle ilgili konuşan Dilan ailesinin Avukatı Halit Ötük, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından Dilan Sineması’na konulan tescil kararının kaldırılması için verdikleri hukuk mücadelesini kaybettiklerini belirterek, şunları söyledi:
“Diyarbakır İdare Mahkemesi’ne açtığımız dava ret edilince Danıştay’da temyiz’e gittik. Danıştay önce yerel mahkemenin kararını bozdu ve dosya tekrardan bilirkişiye gitti. Ancak mahkeme, önceki kararında ısrar etti ve Danıştay’da bunu onayladı. Bizde bu kez Bölge İdare Mahkemesi’ne gittik. Ancak orasıda ret kararı verince son olarak Anayasa Mahkemesi’ne yargılamanın iyi yapılmadığı ve hak ihlali olduğu gerekçesiyle başvurduk. Anayasa Mahkemesi de bu şartların oluşmadığını belirterek bütün taleplerimizi ret etti”
BELEDİYE’NİN VERDİĞİ PARA AZ BULUNDU, SATIŞTAN VAZGEÇİLDİ
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin ilk kayyum atandığında Dilan Sineması’na kamulaştırmak istediğini de kaydeden Av. Halit Ötük, ancak verilen parayı az bulan ailenin bunu ret ettiğini söyledi Av. Halit Ötük, Dilan sinemasının bir devlet kurumu tarafından kamulaştırılarak eski haline getirilebileceğini de kaydederek şunları dile getirdi:
“Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum ilk geldiğinde kamulaştırmak istedi. Ancak, fiyatta anlaşma sağlanamadı. Aile Belediye’nin verdiği parayı çok düşük gördüğü için kabul etmedi. Belediye’nin kamulaştırmaya dönük bir daha da girişimi olmadı. Dilan Sineması Dağ kapı meydanına bakıyor. Sinemanın 2. ve 3. katlarındaki balkonlar olduğu gibi duruyor. Orası çok güzel bir Kültür merkezi olabilir. Güzel bir tiyatro salonuna da dönüştürülebilir. Ancak bu iş için çok para gerekiyor. Ancak bir devlet kurumu burayı kamulaştırıp restore eder ve eski haline döndürebilir”
ESKİ GÜNLERİNE DÖNEBİLİR Mİ?
Dilan Sineması’nın eski günlerine dönmesini isteyenlerin sayısı da hayli fazla. Sanatseverler, Sinema’nın restore edilerek eski yapısına kavuşturulmasını ve nostaljik filmler oynatılmasını isteyerek, “burası yine eskiden olduğu gibi çok amaçlı kullanılabilir. Haftada bir gün nostaljik filmler oynatılabilir. Aileler çoluk çocuğuyla giderek eski günlerdeki gibi büyük salonda film izlemenin keyfini yaşayabilir. Madem tarihi eser olarak tescillendi o zaman kamulaştırılıp eski haline getirilmeli” dediler
“BALKANLARIN EN BÜYÜK SİNEMASIYDI”
Tigris Haber’e Dilan Sineması’yla ilgili hatıralarını ve ne yapılabileceğiyle ilgili önerilerini anlatan Diyarbakır Tanıtma, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı (DİTAV) Başkanı Erhan Akalın ise, Dilan Sineması’nın kültürel açıdan kent için çok şey ifade ettiğini belirtti. Akalın, “Dilan Sineması yapıldığı zaman Balkanların en büyük sineması olduğu için ün saldı. Bina 3 katlıdır. Alt kat tamamen büyük bir salon. Üstte bir salon ve localar vardı. Bu locaları aileler kullanırdı. 4’er kişilik sandalyeler vardı ve gerekirse 5. sandalye de atılabilirdi. En alt katında ayrıca Bilardo, Langırt, Tenis salonları vardı. Ayrıca en altta cadde üstünde 2-3 Dükkan da yer alıyordu. Birde Sinemanın sahibi Nejat Dilan’ın 3. katta kendine has ayrıca birde evi vardı. Caddeye bakan taraftaydı” diyor.
CUMHURBAŞKANI SENFONİ ORKESTRASI BURADA KONSER VERDİ
Dilan Sinemasında sadece film gösterimi yapılmadığını, aynı zamanda büyük konserler verildiğini de belirten DİTAV Başkanı Erhan Akalın, “ben ilkokuldayken Cumhurbaşkanı Senfoni Orkestrası da Dilan Sinemasında konser vermişti ve bizde gidip izlemiştik. Sadece Balkanların en büyük sinema salonu olmasının yanı sıra teknik olarak ta o devrin en büyük şartlarına, özelliklerine sahipti. Uzun yıllar sinema olarak çalıştırıldı. Bilahare sinema şirketleri ile meydana gelen problemler nedeniyle kapandı. Bu sadece burada değil Beyoğlu’nun en büyük sineması olan Atlas sineması da ekonomik nedenlerden dolayı kapanmak zorunda kaldı. O tarihte kapanmalar söz konusu oldu. Sinema atıl hale gelince malzemelerin bir kısmı satıldı. Kültür Bakanlığı ise tarihi eser kapsamına alıp tapuya şerh koydu. Dilan Sineması’nın yıkılıp yerine yeni bir bina yapılması artık söz konusu değil. Ancak alan kişi mimarisini bozmamak şartıyla ve yapacağı projesinin Kültür Bakanlığı onayından geçmesi lazım” dedi.
“KÜLTÜR MERKEZİNE DÖNÜŞTÜRÜLMELİ”
Dilan Sineması’nın İl Özel İdaresi ve Büyükşehir Belediyesi tarafından satın alınıp kültürel faaliyetlerin yürütüldüğü bir mekân haline getirilmesini isteyen DİTAV Başkanı Erhan Akalın, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bizim isteğimiz Dilan Sinemasının İl özel idaresi veya Belediye tarafından satın alınıp Kültür faaliyetlerinin yürütüldüğü bir konuma getirilmesidir. En mantıklısı da budur. Hem tarihi yapısı kurtarılmış olacak, hem de ona bir işlev kazandırılmış olacak. Burada yeni filmlerden çok vizyondan kalkmış tarihi dokuya uygun olarak eski nostaljik filmlerin izlettirilmesi uygun olur. Eskiyi tekrardan yaşatmış olur. Binanın eskiliğiyle birlikte eski filmlerinde izletilmesi binanın özüne uygun olacaktır. Bizim imkânlarımız olsaydı bu şekilde değerlendirirdik. Eskiden sinemalarda aile günleri yapılırdı. Belirlenen günlerde aileler çocuklarıyla gelebilirdi. Birde sadece kadınlar günü yapılırdı. Bugünlerde kadınlar çocuklarıyla birlikte sinemaya giderdi. Birde öğrenciler için özel günler yapılırdı. Yine buna benzer günlerde düzenlenebilir. 1950’li ve sonrasındaki yıllarda Dilan Sineması insanlara çok cazip gelirdi. Günümüzde de Dilan Sineması eski işlevine kavuşturulsa yine kadınlar günü, aileler günü yapılabilir. Ayrıca burada konserler verilebilir. Kültürel çalışmalar yapılabilir. Eskiden de Cumhur Başkanı senfoni Orkestrasını burada dinledik. Bu tür aktivitelerin olması bu sinemayı yine bir cazibe merkezi haline getirecektir”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dilan sineması kamulaştırılması yapılmasa bakımsızlıktan dolayı çürüyüp yıkılacaktır eğer kamulaştırma yapılırsa orijinal projesi bendedir tadilatında gerekeni yaparım yedi salonun tadilatınıda ben yapmıştım Diyarbakır’ın gururudur dilan sineması
Yanıtla (0) (0)