Türkdoğan: Tarafların yasal güvenceye kavuşması gerekir
BDP'nin Meclis'e sunduğu "Toplumsal Barış ve Müzakere Kanun Teklifi"nin, çözüm sürecinin yasal alt yapısının oluşturmasına dair önemli bir teklif olduğunu belirten İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, "Sayın Öcalan'ın İmralı hapishanesindeki durumu tartışma konusudur. Bir insanın müzakere yürütebilmesi için onun da haklarının güvence altına alınması gerekir. Öncelikle müzakere yürütecek tarafların, bu müzakereleri sağlıklı yürütmesi için yasal güvencelere kavuşması gerekir" dedi.
ANKARA - BDP, "çözüm süreci"ni yasal zemine oturtacak olan "Toplumsal Barış ve Müzakere Kanunu" teklifini geçtiğimiz günlerde açıkladı. Teklifte, müzakerenin tarafları belirlenirken, çözüm sürecinin yasal güvenceye kavuşturulması için öneriler yer aldı. Teklifte "Toplumsal Barış ve Müzakere Bakanlığı" önerisinin yanı sıra çeşitli komisyonların kurulması gerektiği de belirtildi. BDP'nin açıkladığı kanun teklifini İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, değerlendirdi.
'TMK ve TCK'da ayrımcılık hükümleri ayıklanmalı'
BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken'in Meclis'e sunduğu "Toplumsal Barış ve Müzakere Kanun Teklifi"nin aslında hep söyledikleri, barış ve çözüm sürecini yasal alt yapısının oluşturmasına dair önemli bir teklif olduğunu söyleyen Türkdoğan, "Bu teklif üzerinden değerlendirmeler yapılabilir. Bu teklifin maddeleri üzerinden değişik görüşler ileri sürülebilir. Ama teklifi bir bütün olarak değerlendirdiğimizde Türkiye'nin böylesi bir yasal alt yapının yapılmasına ihtiyacı var. Niçin ihtiyacı var? Birkaç sene öncesinden Türkiye'nin önceden bir yol temizliğini yapması gerekir. TMK mevcut halini sürdürdükçe, TCK'da ifade ve örgütleme özgürlüğünü engelleyici hükümler kaldırılmadıkça, PVSK'da polisin yetkileri kısıtlanmadıkça, Ceza İnfaz Kanunu'ndaki ayrımcılık hükümleri ayıklanmadığı sürece, Ceza Usul Kanunu'ndaki bazı antidemokratik hükümler düzeltilmedikçe süreç hızlı bir şekilde ilerlemeyecektir" değerlendirmesinde bulundu.
'Güven ilişkisinin kurulması gerekir'
"Olası bir siyasal iktidar değişikliğinde bunları güvenceye alacak bir düzenlemenin yapılması gerekir" diyen Türkdoğan, "O zaman taraflar arasında müzakereleri yürütme noktasında güven ilişkisi tesis edilecektir. Yoksa taraflar zaten birbirlerine güvenmiyor. Ama hiç değilse karşılıklı görüşme, tartışma ve bu tartışmalar sonucunda mutabakata varılacak hususların hayata geçilmesi noktasında bir güven ilişkisinin kurulması gerekir. Bu güvende da ancak bir yasal bir düzenleme ile olur" diye konuştu.
Türkiye'nin özellikle 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sürecinden gördüğü gerçeğin; Türkiye'de ciddi anlamda devlet içinde ve devlet kurumları arasında sorun olduğunu dile getiren Türkdoğan, şunları belirtti: "Bürokrasi bu noktada çok farklı tutumlara bürünmüştür. Başbakan paralel devletten bahsediyor. Bizim yıllarca devlet içindeki çeteleri temizleyin deyişimiz, boşuna değildir. İHD olarak Nisan 2013 yılında yaptığımız çalıştayda bunun altını çizmiştik. Kürt sorununda barışa gitmenin bir yolu da devlet içindeki çeteleri tasfiye etmektir. Bütün bu antidemokratik yapıları lağvetmektir."
(DİHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.