Tarihi Sur’da yaprak dökümü

Bir zamanlar etrafı bağlarla çevrili olan ve bin yılların mirasını taşıyan tarihi surların etrafı şimdilerde kimi vatandaşların zaman zaman uğrak yeri olan parklarla çevrili.

Sonbaharın ardında bıraktığı yaprakların hüznü tarihi surları çepeçevre sararken, ara sıra da olsa havanın soğuğuna inat ellerini ovuşturarak ısınmaya çalışan yaşlıların hararetli sohbetleri ile biraz olsun şenleniyor.

Tarih ile doğanın iç içe geçtiği muhteşem manzarası ile insana tarifsiz bir huzur veren Diyarbakır surlarına şöyle bir bakmak bile gündelik hayatın omuzlarımıza yıktığı yükü kaldırıp atmaya yetiyor. Mevsim kışa dönerken ağaçların dallarını terk eden yaprakların ayaklarımızın altına serdiği renk cümbüşüne, bin yıllara meydan okuyan dik duruşuyla tarihi surlar eşlik ediyor.

Kış mevsiminin soğuk bir gününde, doğanın içinde saklı tarihi surlara karşı bir bardak çay içmenin keyfine vara da var, hayatın omuzlarına yıktığı yükü başından aşan, yanı başındaki tarihin kenarından dalgınca geçip giden de var.

Tek başına, var olmak yetmiyor şu hayatta, varlıkların farkına varmak, değerlere farkındalık katmak gerekiyor ki, yaşamın olanca zorluğuna karşı gözbebeklerinde umut kıvılcımları saçılabilsin dört bir yana. Kimi zaman bir çocuk gülüşünde, kimi zaman sokak kedilerinin hoyrat bakışlarında anlam bulsun hayat.

Ali Abbas YILMAZ / ÖZEL HABER