Diyarbakır’da eşi ve kızını kaybeden Dağ konuştu
TİGRİS HABER - Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi kırsal Buyuransu Mahallesi’nde 3 Mayıs günü bayram ziyaretinden dönen 6 kişilik ailenin içinde bulunduğu araca ateş açılmış, araç içinde bulunan Garibe (42) ve Abdurrahman Dağ (48) ile çocukları Nayime(18), Mahir (6), Mehmet (13) ve Songül Dağ (14) ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan Garibe Dağ ile kızı Nayime Dağ kurtarılamadı. Saldırı sonrası jandarma olayla ilgili 6 kişiyi gözaltına aldı. Mahkemeye çıkartılan şüphelilerden S.B tutuklanırken, diğer 5 kişi serbest bırakıldı.
13 yaşındaki Mehmet tedavisinin ardından taburcu edilirken, kafasına kurşun isabet eden 6 yaşındaki Mahir ile bacağında mermi bulunan Songül Dağ’ın hastanelerdeki tedavisi sürüyor. Vücuduna 4 kurşun isabet eden Abdurrahman Dağ da taburcu edildi.
Olay günü yaşananları anlatan Dağ, petrol hattından hırsızlık yapanları ve firari hükümlülerin yerini güvenlik güçlerine ihbar ettiği gerekçesiyle saldırganların kendisini suçladıklarını ve saldırıyı bu nedenle gerçekleştirdiklerini söyledi.
Mahkemede sadece bir kişi tutuklanıyor
Dağ şunları söyledi, “Bir yıl önce bu olaydan beni sorumlu tuttular. Ben de ‘kanıtınız varsa gösterin. Bununla bir alakam yok, 5 yıldır Diyarbakır merkezde yaşıyorum ve emlakçılık yapıyorum’ dedim. ‘Hayır kesinlikle sen yapmışsın’ dediler. Benim tanıdığım bildiğim insanlar. Katliam yaptılar. Mahkemeye gidiyorlar ve sadece bir kişi tutuklanıyor. Diğer kişileri de serbest bıraktılar. Acımı ikiye katladılar. Eşimi ve çocuğumu katleden kişilerin bir an önce tutuklanmasını istiyorum. Bırakılan bu insanları ben kendi gözümle gördüm, seslerini de duydum. Serbest gezmesinler, benim canım yandı başkasının yanmasın” şeklinde konuştu.
Ateş açanlardan birini gördüm
6 yaşındaki oğlunun kafasında uzun namlulu silahın mermisinin durduğunu ve çıkarılması durumunda felç olma riskinin bulunduğunu ifade eden Dağ, “Doktorlar, 'beyninden kurşunu çıkarırsak senin çocuğun felç olur' diyor. O mermiyle beraber büyüyecek. Artık çocuğun durumu nasıl olur bilemiyoruz. Kızım başka bir hastanede yatıyor hayati tehlikesi devam ediyor. Ben 4 kurşun yedim, buradan kurtulmamız mucize. Uzun namlulu silahlarla 48 mermi attılar. Onlar zannetti ki hepimiz öldük. Ben ölü taklidi yaparak kurtuldum. Adamlar benim yanımdaydı, benimle onların arasında 5 metre vardı. Yanıma geldiler, ölü taklidi yaptım. Öldüğümü sandılar, yoksa kafama sıkarlardı. Benim çocuklarımdan da ses gelmiyordu. Arabanın arkasında da dolaştılar. Arabanın farları yandığı için S.B.'yi net olarak tanıdım. Elinde silah gördüm. 13 yaşındaki çocuğum da ateş kesildikten sonra arabanın önünde kaçarken onları gördü. Onlar nasıl bırakıldı ?" (Kaynak: DHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.