Diyarbakır Tabipler Odası'ndan sert açıklama

TİGRİS HABER-Basın açıklamasını Diyarbakır Tabip Odası Yönetim Kurulu adına Veysi Ülgen okudu. Açıklamada, Yenidoğan Çetesi ile ilgili yargılamalar devam ederken, sağlıkta yolsuzlukla ilgili yeni soruşturmaların başlatıldığına değinildi.

Dicle Üniversitesi'nde görev yapan bazı öğretim görevlilerinin adının karıştığı yolsuzluk tutuklamalarıyla ilgili konuşan Ülgen, "Dicle Üniversitesinde bazı öğretim görevlilerinin adının karıştığı yolsuzluklarla ilgili duyumlar alınıyordu. Bu konu için aylar önce hastane başhekimliğine randevu talebinde bulunduk ama olumlu bir yanıt alamadık. Dicle Üniversitesinde soruşturma sonucu tutuklanmaların olduğunu yine basından öğrenmiş olduk" dedi.

Ülgen'in açıklaması şöyle:

"Elbette sağlıkta ticarileşme, gayrimeşru para kazanma, haksız ve hukuksuz kazançlar, çeteleşmeler oldukça basına bu tarz haberler düşmeye devam edecektir.
Esasen bir önceki dönemde mesai içine çekilen MDÖ (Mesai Dışı Ödeme ) uygulaması, medikalcilerle ilgili etik dışı ilişkiler, hastalardan haksız ve hukuksuzca ekonomik kazanç sağlayanlar hakkında bir soruşturma açılmıştı. Ancak yine bir önceki dönemin rektörlüğü soruşturma izni vermemişti.

Yönetime geldiğimizden beri Dicle Üniversitesi rektörlüğü ve Tıp Fakültesi dekanlığına bu konu ile ilgili yaklaşık 6 ay önce yazışmalar yaptık. Durumu görüşüp çözüm yıllarını konuşmak istedik.
Hem dekanlık ile hem rektörlükle ilgili görüşmelerimizde konuya dikkat çekmiştik. Konuyu takip edeceğimizi söylemiştik. Dicle Üniversitesi Hastaneleri Başhekimliği ise tarafımıza bir dönüş yapmamıştır.

Mesai saatleri dışında yapılması gereken muayene, tıbbi işlem ve operasyonlar mesai saatleri içinde gerçekleşiyordu.

Öğretim görevlileri ve asistanlar bu işlemler nedeniyle eğitimi aksatıyordu.
Hastalara diğer kamu hastaneleri gibi uzun süreli randevular veriliyordu. Burada farklı olarak öğretim görevlisi fark ücreti ödeyenlere randevuya gerek kalmadan işlem yapılıyordu.
Hastalardan ayrıca halk arasında eskiden beri ‘ bıçak parası’ denilen’ haksız ve usulsüz ödemeler alınıyordu. Medikalciler ile etik dışı ilişkiler kuruluyordu.
Biz tüm bunları yazdık, açıkladık ve söyledik. Sonuçta mızrak çuvala sığmadı. Soruşturma yasaklarına, konuyu kapatmak istemelerine, inkâra rağmen soruşturmalar başına düşmeye başladı.

Elbette sağlık üzerinden rant kazananlar yargılanmalıdır. Hem mesleki saygınlığımız ve hem adalet için buna şiddetle ihtiyaç vardır. Diyarbakır Tabip Odası olarak bunun takipçisi olacağız.
Bununla beraber mevcut durumun da devam etmemesi gerekiyor. Öncelikle sağlıkta ranta, yolsuzluğa ve çeteleşmelere neden olan koşullar ortadan kaldırılmalıdır.
Öğretim görevlisinden asistana, her aşamada hekimlerin mesleki ve sosyal hakları düzeltilmeli, ücretleri ve çalışma koşulları iyileştirilmelidir.
MDÖ uygulamasına son verilmelidir.

Yine sağlıkta performans, rekabet sistemine son verilmelidir.
Daha önce soruşturma izni verilmeyen görevliler hakkında soruşturmalar açılmalıdır.
Diyarbakır Tabip Odası süreci takip etmeye devam edeceğimizi, MDÖ işlemlerinin mesai saati içerisinde yapılma usulsüzlüğünün sona ermemesi durumunda hem tıp eğitimini aksatacağını, mesleğini layıkıyla ve fedakarca yerine getiren meslektaşlarımızın mesleki saygınlığını zedeleyeceğini, hem de halkın sağlık hakkına erişiminin engelleneceğini belirterek bu uygulamaların bir an önce son bulması için sorumlulara çağrıda bulunuyoruz."