Diyarbakır bütçede oyun dışı!

Bakanlıkların 2025 yılı için hazırladıkları bütçe programlarına kalem kalem baktığını ancak Diyarbakır’ın temel sorunlarına dair yeterli planlama yapılmadığını söyleyen Tanrıkulu, “Bütçedeki bütün bakanlıkların kalemlerine baktım. Diyarbakır'ın çok temel sorunları var. Nüfusu iki milyona yaklaşmış. Ama bütçeden alması gereken payları almıyor maalesef” ifadelerini kullandı.
Raylı sistem
Diyarbakır’ın nüfusunun iki milyonu bulduğunu ve buna rağmen özellikle ulaşımda yeterli altyapı yatırımlarının yapılmadığına dikkat çeken Tanrıkulu, “2 milyonluk kent olup da kentin içerisinde raylı sistemi olmayan, ulaşım altyapısı olan başka bir kent yok” dedi.
Diyarbakır bütçede yok
Tanrıkulu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının Diyarbakır’ı dahil ettiği bir raylı sistem projesinin olup olmadığını sorduğunu ve aldığı yanıtta Diyarbakır’ın proje kapsamında olmadığını öğrendiğini ifade ederek “Diyarbakır'da raylı sistemle ilgili olarak bir yatırım programı yok. Bu bütçede de yok” sözlerini kullandı.
Diyarbakır’a otoban 2035’te
Sosyal ve ekonomik olarak bölgenin adeta merkezi olan Diyarbakır’da yıllardan beri otoban bağlantısının tamamlanmamış olmasını da eleştiren Tanrıkulu, “Otoban Şanlıurfa'ya kadar geldi. Diyarbakır'la ilgili çalışma yok. Onun da sorusunu sordum. 2024 yılındayız ve 2035 yılında projelendirileceği cevabını verdiler” ifadeleriyle hükümete yüklendi.
Demokrasinin yolu geçiyor ama hızlı tren geçmiyor
Türkiye’nin birçok bölgesinde tamamlanan veya yapımı devam eden hızlı tren hattı projeleri olduğunu ancak Diyarbakır’da buna dönük bir çalışma dahi olmadığını söyleyen Tanrıkulu, “Avrupa Birliğinin yolu Diyarbakır'dan geçer diyorsunuz, demokrasinin yolu Diyarbakır'dan geçer diyorsunuz ama hızlı tren geçmiyor, kara tren geçiyor, otoban geçmiyor. Normal yollar berbat. Dolayısıyla eğer gerçekten Diyarbakır'ı Ankara'ya bağlamak istiyorsanız ilk önce bu projelerle bağlayacaksınız. Orada yurttaşlarımız kendisini ayrı hissetmeyecekler. Kimlik olarak da ayrı hissetmeyecekler. Kendilerini dışlanmış hissetmeyecekler” dedi.
Silvan ve Kralkızında enerji var, sulama yok
GAP çerçevesinde bölgedeki tarımsal sulamayı önemli ölçüde rahatlatacak baraj projeleri olan Silvan ve Kralkızı Barajlarının tamamlandığını ancak henüz sulamayla ilgili herhangi bir çalışmanın olmadığına dikkat çeken Tanrıkulu, “İki büyük baraj yapıldı Diyarbakır'da, merkezde. Silvan ve Kralkızı Barajları. Barajlar bitti, enerjiyle ilgili kısım bitti, enerji üretiyorlar ama sulama ile ilgili kısımla ilgili hiçbir çalışma yok” sözleriyle tarımsal sulamada yaşanan sorunlara dikkat çekti.
DEDAŞ’ın lobisi yüzünden yapılmıyor
Türkiye'de tarımda kullanılan enerjinin yüzde 50’lik bölümünün DEDAŞ'ın yetki sahibi olduğu altı ilde kullanıldığını vurgulayan CHP Milletvekili Tanrıkulu, sulama kanallarının yapılmama amacının DEDAŞ’a rant sağlama olduğunu belirterek “Neden DEDAŞ'la ilgili yüzde 50 kullanılıyor? Bu sulama kanalları yapılmadığı için ve DEDAŞ'ın sizler üzerinde yaptığı lobiyle bunlar yapılmıyor. Sulama kanallarına para ayrılmıyor. DEDAŞ çiftçiye elektrik satsın, zulmetsin, oradan para kazansın diye. Oysa Diyarbakır'da ve bütün bölgede sulanabilir tarım arazilerini ancak dörtte biri veya beşte biri şu anda sulanabiliyor. Ve yine bu bütçede sulama kanallarına ayrılan herhangi bir bütçe yok” dedi.
‘Toledo’ olacaktı, şehir olamadı
Diyarbakır’ın Sur bölgesinde uygulanan projelerin kenti kimliğinden uzaklaştırdığını, gerekli çalışmaların yapılmadını söyleyen Tanrıkulu şu ifadeleri kullandı:
“Diyarbakır tarihi kent dedik. Surlar var. Bin yıllık, on bin yıllık surlar var. Suriçi büyük bir yıkım yaşadı, ‘Toledo’ olacaktı ama şehir olamadı! Kibirle bir proje yapmaya çalıştınız. Kenti kendi kimliğinden uzaklaştırdınız. Suriçini gezelim, savaştan çıkmış görüntü halen orada duruyor. Kentin dinamiklerinden yoksun bir biçimde proje yapmaya çalıştınız. Onu da yarı bıraktınız. Kentin turizm potansiyeli bu bakımdan da kullanılamıyor. Maalesef kullanılamıyor.”