Direnişteki halkların ve inançların buluşma camisi

Direnişteki halkların ve inançların buluşma camisi
Sınır hattında Kobanê'yle dayanışma eylemlerinin devam ettiği Mehser köyündeki cami deyim yerindeyse halklara ve inançlara ev sahipliği yapıyor.

URFA -  Hem ibadetin devam ettiği hem de farklı kentlerden direnişe dahil olan birçok inançtan insana geceleri çatı olan cami aynı zamanda tıpkı kuruluş özüne uygun toplumsal sorunların tartışma merkezine dönüşmüş durumda. 


İslamiyet'in ilk yıllarında toplumsal sorunların çözüm merkezi olan camiler, aynı zamanda toplumun kitlesel olarak ibadet mekanları olarak kullanılıyordu. Zamanla iktidarlaşan İslam ile birlikte toplumsal sorunları çözme amacının dışına çıkan camiler günümüze kadar hâkim sistemin ideolojisini kurumsallaştırdığı mekanlara döndü. Fakat sınır hattında Kobanê'yle direniş eyleminin devam ettiği Mehser köyündeki cami, direnişle birlikte gerçek misyonunu oynayan bir camiye dönüştü. Kimi zaman basın mensuplarının damından haber aktardığı, kimi zaman Kobanê'yi görmek için sınır hattında gelenlerin ellerinde dürbünlerle damına çıktığı cami, şimdiden sınır hattı direnişinde unutulmaz bir hatıra yarattı. Köylülerin ve sınır hattı direnişçilerinin ibadetlerini gerçekleştirdiği cami aynı zamanda direniş için köye gelen Hıristiyan'ından Müslüman'ına, Alevi'den ateistine kadar birçok kültürden ve inançtan halka da geceleri çatı oluyor. Gündüz ise caminin bahçesi adeta bir tartışma platformu. 

'UMARIM BÜTÜN CAMİLER BU DÖNÜŞÜMÜ YAŞAR'

Sınır hattı direnişine bir ayı aşkın süredir dahil olan yönetmen Önder Çakar, uzun süre caminin misafiri olanlardan. "Kobanê'de yürütülen direniş haklı bir direniş olduğu için buradayım" diyen Çakar, köydeki caminin de direnişle birlikte gerçek misyonunu oynadığını söyledi. Yaklaşık 20 gün geceleri camide kalan Çakar, camiye dair gözlemlerini "Ermeniler, Êzidîler, Aleviler, Suniler, Şafiler yani birçok ulustan ve inançtan insanın kardeşçe kaldığı bir yer" olarak anlattı. Camide hoşgörünün de üst düzeyde olduğuna dikkat çeken Çakar, cami imamının sabah ezanı öncesi camiye girdiğinde üstleri açılanların üstlerini örttüğünü söyledi. Camide yaşanan pratiğin kendisini çok etkilediğini belirten Çakar, "Cami Arapçada toplumun toplandığı yer anlamına geliyor. Burada en sıcak en dürüst biçimiyle bunun hayata geçişini gördüm. Benim annem babam da Suni inanışına sahiptir. Hatta babam Nakşibendi'ydi. Onun anısına Takva filminin senaryosunu yazmıştım. Yaşamda ilk defa böyle bir cami ile karşılaştım. Umarım bütün camiler bu dönüşümü yaşar" dedi. 

ALEVİ DE İTALYAN DA CAMİ BAHÇESİNDE

Cami bahçesindeki bir başka sima da İtalya'dan Kobanê direnişiyle dayanışmak amacıyla sınır hattına gelen Claudio Locatelli. Cami bahçesi Locatelli ve İtalya'dan gelen arkadaşları için de toplanma ve tartışma yeri. Locatelli, "İnsanlık nerede haksızlığa uğruyorsa orada olmak isterim o yüzden sınır hattındayım. Burada tüm dünyaya örnek olacak bir direniş sergileniyor" dedi. Caminin bir diğer konuğu da Alevi genç bir kadın Çağla Sarıateş. Kobanê direnişinin bir kadın direnişi olduğunu belirten Sarıateş, bu yüzden sınır hattındaki direnişe dahil olduğunu söyledi. Caminin köyde oynadığı misyona ilişkin de konuşan Sarıateş, "Aleviler normalde camiye girmezler ama görüyoruz ki bir direniş olduğu zaman bütün dinler, diller, kültürler ve uluslar birleşebiliyor. Bu çok önemli, bunu burada bizzat yaşamak da çok güzel bir duygu" diye konuştu. 

'CAMİ GERÇEK ROLÜNÜ OYNUYOR'

Camideki bir başka isim de Antep DİAYDER üyesi mele (imam) Ahmet Elitaş. "Kobanê Kürdistan'ın yüreğidir. Zulme karşı olmak, zulmün karşısında durmak Allah'ın emirleri arasında yer almaktadır" diyen Elitaş, tarihte tüm halklara hizmet eden, kimi zaman düğünlerin dahi yapıldığı, önemli tartışmaların yürütüldüğünü belirttiği camilerin bugün Mehser köyünde aynı rolü oynadığına dikkat çekti. (DİHA) 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.