'Çalışmalar çözüm için yetersiz kalıyor'
Bölgedeki ticaret, sanayi ve borsa odaları, bölge istihdamına ve "çözüm süreci"ne ilişkin yaptıkları 2 günlük çalışmalarına ilişkin Liluz Otel'de basın toplantısı düzenledi Toplantıya bölge ticaret ve sanayi odası temsilcileri ve ticaret borsası başkanları katıldı. Toplantıda konuşan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Celalettin Birtane, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'nın (DTSO) ev sahipliğini yaptığı 27 Ticaret ve Sanayi Odası üyelerinin ve Ticaret Borsası temsilerinin katılımıyla 2 günlük bir çalışma yürüttüklerini ifade etti. Birtane, bu çalışmanın amacının bölgenin ekonomik sorunlarının ve "çözüm süreci"nin geldiği aşamayı tartışmak olduğunu dile getirdi. Ardından konuşan DTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Sayar ise, cumhuriyet tarihi boyunca bölgeler arası süregelen gelişmişlik farkının en ağır etkilerinin bölgede yaşandığına dikkat çekti. Sayar, son 10 yıl içinde bölgeler arası ekonomik dengesizliğinin ortadan kaldırılması için çaba verildiğini; ancak toplumsal refahın hala istenilen düzeye gelmediğini aktardı.
Sayar, bölgenin ekonomik kalkınmasını sağlayacak, toplumun refah düzeyini ilerletecek faktörlerin geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: "Bölgemizdeki ihracatın artırılması için bölgenin önemli şehirlerinde lojistik merkezler kurularak gümrük hizmetlerinin ve ulaşımın geliştirilmesi. Bölgede demiryolu ulaşımın geliştirilmesi, uluslar arası uçuşların gerçekleştirilmesi ve Diyarbakır-Hewler arasındaki uçak seferlerinin bir an önce başlatılması. Suriye'nin Rojava bölgesi ile olan sınırlarımızda kapalı sınır kapılarının açılması ve başta Habur olmak üzere komşu ülkelerle olan sınır kapılarının gümrük hizmet kapasitelerinin artırılması. Bölgemizin yenilebilir enerji üretmek açısından en önemli bölge olması sebebiyle, temiz enerji üretmeyi özendirici politikaların yapılması, doğayı ve kültürel yapıyı tahrip eden enerji politikalarından vazgeçilmesi. "
'Darbe yasası demokratik gelişmesinin önünde bir engel'
"Dönem dönem askeri darbelerle yönetilen ülkemiz, halen 12 Eylül darbe anayasası ile yönetilmektedir" diyen Sayar, çağdaş, demokratik bir anayasanın Meclis tarafından hayata geçirilmesi gerektiğine vurgu yaparak, Kürt sorunun çözümsüzlüğü nedeniyle de bölgede büyük can ve mal kaybının yaşandığını söyledi. Sayar, ülkede demokratik ve barışçıl bir şekilde çözüme katkı sağlanması için yapılan çalışmaların sorunun nihai noktasında yetersiz kaldığını belirtti. Bölgede yaşanan sorunların tarihsel derinliğinin yanı sıra kültürel, sosyal, ekonomik ve siyasal bir derinliği olduğunu aktaran Sayar, bu nedenle "çözüm süreci"ni desteklediklerini ifade etti.
'İmralı ile müzakereye kanaat önderleri de katılmalı'
Sayar, bir daha çatışma ortamına dönülmemesi adına şu adımların acilen atılması gerektiğini belirtti: "Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve merkez ile yerel arasındaki yetki paylaşımının yeniden düzenlenmesi. Çözüm sürecine katkı sunması açısından, başata hasta ve seçilmişler olmak üzere fikirlerinden dolayı suçlananlara ve verilen cezaların kaldırılması ve bunun geriye dönük olarak da işletilmesi. Devlet yetkililerinin İmralı ile yaptığı müzakere ve görüşmelerinin kapsamının genişleterek bu görüşmelerin sağlıklı yürütülmesi için kanaat önderlerinin de görüşmelere katılması. Türkiye'de tüm halkların ve temek hak ve özgürlüklerinin anayasal güvence altına alınmasıdır. Başta Aleviler olmak üzere ülke de yaşayan tüm inanç gruplarının kendi inançlarını özgürce ifade edebilecekleri yasaların yapılması."
'Acil olarak siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı'
Konuşmasının ardından gazetecilerin Bölge Başkanı Mesut Barzani ile Erdoğan ile görüşmek üzere hafta sonu Diyarbakır'a gerçekleştireceği ziyarete ilişkin bir soruyu yanıtlayan Sayar, "Sayın Barzani, Kürt halk mücadelesinde önemli bir şahsiyet. Biz bu görüşmeyi önemli buluyoruz. Buluşmaya Türkiye'de Kürtleri temsil eden kanaat önderlerinin katılması çözüm noktasında geliştirici olduğuna inanıyoruz. Örneğin BDP gibi" dedi. Sayar, acil olarak atılması gereken adımın ise, siyasi tutsakların serbest bırakılması olarak gördüklerini söyledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.