VİDEO - SERAMİĞE KADIN ELİ DEĞİNCE

Özel Haber/ Mümin Ağcakaya

TİGRİS HABER - Mezopotamya Gastronomi ve Turizm Fuarına Cizre’den katılan seramik ustası Özlem Yıldırım’ın birbirinden farklı tasarımlarla yapmış olduğu çalışmaları ilgi çekti.

Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinden mezun olduktan sonra 2019’da Cizre’de kendi atölyesini kuruyor. Cizre Ticaret Odası Meclis üyesi olan sanatçı Yıldırım aynı zamanda Kültür Bakanlığı sanatçısı da seçiliyor. Seramik sanatçısı Özlem Yıldırım seramik yolculuğunu Tigris Habere anlattı.

Seramikle uğraşmak kadına çok yakışan bir çalışma

Seramikle uğraşmayı insanların hayatlarına dokunma ve sanatsal üretim yaptığı için mutlu olduğunu söylüyor. Seramik çamuruyla uğraşmanın kendisi için bir terapi olduğunu söyleyen seramik sanatçısı Özlem; “Seramik öyle bir malzeme ki; hayal gücünüzü, hayata bakış açınızı, felsefenizi, düşüncelerinizi yansıtabileceğiniz bir şeyler üretiyorsunuz. Ürettiğiniz eseri gördüğünüzde benden daha mutlusu olmuyor. Çok keyif veren bir uğraş.”

Seramikle ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Seramikte birkaç alana ayrılan çalışmalar yapıyorum. Argonomik anlamda ürettiğim fincanlar ve kültürel anlamda yaptığım çalışmalar var. Üçüncüsü de felsefi düşüncelerimi yansıtmaya çalıştığım varlık ve hiçlik felsefesi üzerine. Bu çalışmalarımda düşüncelerimi, fikirlerimi heykelsi fonlarda ortaya koyuyorum.

Şimdiye kadar ne tür objeler yaptınız?

Şu ana kadar en çok ürettiğim fincanlar oldu. Çünkü kişinin en çok eline almak istediği, insanların hayatlarına en çok dokunan ürün olduğu için fincan yapıyorum ve fincanı çok seviyorum. Fincanlarda tek tasarım üzerinde yoğunlaşıp seri üretim yapmıyorum. Tekli üretimler yapıyorum. Bu anlamda benim için keyifli oluyor ve bana oyun gibi geliyor. Çünkü fincanları üretirken, herkesin hayatında bir hikâyeye konuk olduğuna inanarak farklı tasarımlar yapıyorum. Aynı olsun istemiyorum. Tabii sipariş üretimlerim de oluyor. Ama genel olarak kişiye has, kendisini özel hissettiren tasarımların olması bana daha çok keyif veriyor.

Cizre’de bir kadının seramikle uğraşması nasıl karşılanıyor?

Ben seramiğe ilk başladığımda seramik pek bilinmiyordu. Ama altı yıl gibi kısa bir süre içerisinde seramik sanatı Cizre’de yaygınlaştı, sevildi. Bunda eğitimciliğimin katkısı oldu. Eğitimciliğimi de devam ettiriyorum. Çünkü seramik birçok insanın hayatına dokundu. Çalışmalarımda kendi özgünlüğümü korumaya çalışıyorum. Önümüzdeki süreçte Cizre’de kendi ‘Nupeldart’ markamı oluşturarak sanatsal anlamda bir farkındalık yaratmak istiyorum.

Tasarımlarınızda size en çok neler ilham oluyor?

Mezopotamya kültüründe mitolojik kaynaklar o kadar zengin ki, bazen hangisini seçeceğimi şaşırıyorum. Mitolojik ve tarihi eserlerimizdeki figüratif eserlerden yola çıkacağım sınırsız bir kaynak var. Bunları yapmak için sabırsızlıkla beklediğim sergi ve heykelsi çalışma planlarım var.

Çamur, ateş ve kadın harika bir üçlü oluşturuyorlar. Üçü bir araya gelince ortaya güzel eserler çıkıyor. Seramik kadının doğası gereği çok özel sanatsal bir uğraş diyebilirim.

Kültürel ürünler üzerine yaptığım çalışmalarda özellikle El Cezerî’nin ‘Kitab-ül Hiyel’ kitabında icat ettiği tasarımlarından bazı detayları çalışmalarımda kullanmak bana keyif veriyor.

Sanat yolculuğu hiçbir zaman bitmez. Bu anlamda daha yolun başındayım diyebilirim. Bu işte yetkinleşmem daha iyi noktalara gelebilmem için çok çalışmam gerekiyor. Ancak Cizre’de seramik piyasasında bir farkındalık yarattığıma da inanıyorum.